Nihat AK/EGE TELGRAF- Devletin okullara yeterli ödenek göndermemesi, kantin kira fiyatlarının fahiş şekilde yükselmesine neden oluyor. Bu durum, kantinci esnafını mali açıdan zorlarken, yüksek ürün fiyatları nedeniyle velileri de mağdur ediyor. Öte yandan, kantin ürünlerine alternatif arayan öğrenciler, hijyen ve güvenlik açısından riskli olan seyyar satıcılara yönelmek zorunda kalıyor. Bu da sağlık ve güvenlik açısından ciddi tehditler oluşturuyor.

İşsizlik Maaşı 2025 Ne Kadar Olacak? | Asgari Ücret Zammı İle Yeni İşsizlik Maaşı Hesaplaması İşsizlik Maaşı 2025 Ne Kadar Olacak? | Asgari Ücret Zammı İle Yeni İşsizlik Maaşı Hesaplaması

Ekonomideki olumsuzlukların okullara yansıtılmaması gerektiğine dikkati çeken Veli-Der İzmir Şube Başkanı Necati Kalafat, kantinlerin sadece yiyecek ve içecek satışı yapan yerler olmaktan öte eğitim sisteminin ayrılmaz bir parçası olduğunu ve bu alanların öğrencilerin günlük ihtiyaçlarını karşılamak için daha erişilebilir hale getirilmesi gerektiğini vurguladı.

‘FAHİŞ KİRALAR’

Okulların yüksek kantin kiralarına muhtaç bırakılmasının doğru bir yaklaşım olmadığını belirten Başkan Kalafat, “Okullar, devlet tarafından yeterli desteği alamadığı için kantin gelirlerine bağımlı hale geliyor. Okul kantin kiralarının yüksek oranlarda artırılması ise eğitim sistemi açısından ciddi bir sorun oluşturuyor. Okul idarelerinin kantin gelirlerine muhtaç olması, kamusal eğitimin yaşadığı sıkıntıların bir yansımasıdır. Devlet, zorunlu tuttuğu okulların ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli fon sağlamalıdır. Bir tost ve ayranın 100-150 TL'yi bulduğu söyleniyor. Bu, ayda 6-7 bin TL'lik bir maliyete denk geliyor üç çocuğu okula giden bir aile için ise bu bir asgari ücret demektir” dedi. 

‘SICAK ÖĞÜN’

Üç yıldır talep ettikleri sıcak bir öğün yemeğin seçim döneminde çok az sayıda yerde kısa süreliğine verildiğini hatırlatan Başkan Kalafat, “Kamusal eğitimde ticari zihniyete son verilmeli ve her öğrencinin temel ihtiyaçları devlet tarafından karşılanmalıdır. Çocuklarımız, okulda geçirdikleri uzun saatler boyunca sağlıklı ve sıcak bir öğüne erişim sağlamalıdır. Bu talebimiz, İzmir'de bir araya gelen doktorlar, gıda mühendisleri, öğretmenler ve velilerden oluşan bir koalisyon tarafından güçlü bir şekilde destekleniyor. Bu konuda basın toplantısı düzenleyeceğiz” İfadelerini kullandı. Okul kantinlerinin öğrencilerin sağlıklı beslenme alışkanlıklarının şekillendirilmesinde ve sosyalleşmelerine olanak sağlanmasında önemli bir rol üstlendiğini belirten İzmir Kantinciler Odası Başkanı Özgür Yavuz, artan kantin kiralarının ve okul çevresindeki seyyar satıcıların yarattığı olumsuzluklara dikkati çekti. 

ÜRÜN FİYATLARI

Kantin kiralarının okullar için önemli bir gelir kaynağı olduğunu belirten Başkan Yavuz, “Bu gelirler okulun bakım ve onarım giderleri, temizlik malzemeleri ve öğrencilere yönelik hizmetler için kullanılıyor. Ancak, yüksek kantin kiraları özellikle düşük öğrenci sayısı olan okullar için sıkıntı oluşturabiliyor. Yüksek kiralar bazı kantinlerin ürün fiyatlarına mecburen yansıyabiliyor. Hem öğrencilere hem de velilere ek bir mali yük getirebiliyor. Bunu dikkate alarak kira artış oranlarına karar verilmelidir. Yüksek kira bedelleri nedeniyle öğrencilerimizin sağlıklı beslenme seçeneklerinin azalmasını arzu etmeyiz. Geçen yıldan bu yana büyük kira zamlarına rağmen satış fiyatlarımızı pek değiştirmedik desek doğru olur. Bazı okullarımız 4 çeşide kadar yemek verebiliyor. Devletimizin bir öğün sıcak yemek desteği vermesi durumunda kantinlerimiz bu görevi hakkıyla yerine getirebilecek bilgiye de donanıma da sahip” dedi. 

SEYYAR TEHDİTİ 

Seyyar satıcıların genellikle hijyenik olmayan koşullarda faaliyet gösterdiğini ve bu durumun öğrenciler için ciddi sağlık riskleri doğurabildiğini belirten Başkan Yavuz, “Yetersiz hijyen koşullarının gıda zehirlenmelerine yol açabiliyor. Bazı seyyar satıcıların yasadışı maddelerin satışını teşvik edebilecek olması endişe kaynağı. Seyyar satıcıların okul çevresinde yarattığı kalabalık ve kaotik ortam öğrencilerin fiziksel güvenliği açısından da tehlike yaratabilir. Okul yönetimleri, yerel yetkililer ve velilerin, bu tür risklerin en aza indirilmesi için iş birliği yapması çok önemli”diye konuştu. 

ARACISIZ-İNDİRİMLİ 

Toplu alım talepleriyle girdi fiyatlarını düşürmek için çok ciddi çalışmalar ortaya koyduklarını belirten Kantin İş-Sen İzmir İl Başkanı Yılmaz Kayar, “Toplu alım stratejisi geliştirdik. Bu strateji, okul kantinlerinin daha rekabetçi, verimli ve sürdürülebilir bir şekilde faaliyet göstermesine katkı koyuyor. Birlikte hareket etmek kantin işletmecilerinin üreticilerle pazarlık yaparken daha güçlü olmasını sağlıyor. Kantinlerin yıl boyunca düzenli ve kesintisiz ürün tedarik etmesine yardımcı oluyor. Bu durum, hem kantincilerin hem de öğrencilerin yararına oluyor. Toplu alım talebi yapıldığında, ürünlerin birim maliyetleri düşüyor. Üreticiler, büyük miktarlarda ürün sipariş edildiğinde indirim uyguluyor. Düşük maliyetle temin edilen ürünler, kantinlerin daha uygun fiyatlarla satış yapmasına olanak tanıyor. Bu da kantinlerin öğrenciler için daha cazip hale gelmesine yardımcı oluyor. Maliyet avantajı, kantinlerin kaliteli ürünlerden ödün vermeden fiyatları düşük tutmasını sağlıyor. Toplu alım anlaşmaları, kantinlerin piyasa fiyatlarındaki dalgalanmalardan etkilenmeden sabit fiyatlarla ürün temin etmesini sağlıyor. Bunu gerçekleştirmek için birbirinin muadili olan ürünlerin üreticileriyle seri görüşmeler gerçekleştirdik. Aracısız, haraç gibi bağışların olmadığı şeffaf fiyatlandırmaların yapılmasını sağladık. Önemli oranlarda kantincilerimizin yararına indirimler elde ettik. Bu birliktelikle artan pazarlık gücümüzün ilerleyen dönemde daha da büyümesini arzu ediyoruz” diye konuştu.

Kaynak: EGE TELGRAF