Nihat AK/EGE TELGRAF- Birlikler aracılığıyla örgütlenen üreticiler, kendi ürünlerini doğrudan tüketiciye sunabilecekleri bir yapı oluşturmayı hedefliyor. Bu, sektördeki tekelleşmeye karşı önemli bir adım olarak görülüyor. Üreticileri örgütleyerek önemli bir başarıya imza atan sektörün öncüleri gelişmeleri Ege Telgraf’a değerlendirdi. 

Dijital OSB Buluşmaları 2024 Eskişehir’de gerçekleşti Dijital OSB Buluşmaları 2024 Eskişehir’de gerçekleşti

‘SEKTÖRE MÜJDE’ 

Türkiye Kanatlı Hayvan Eti Üreticileri Birliği Başkanı Abdullah Koç, beyaz et üreticisi ve tüketicisini koruyacak bir sistemin pilot uygulamasını hayata geçireceklerini müjdeledi. Koç, beyaz et üretiminden sofralara kadar geçen sürecin birçok önemli aşamadan oluştuğunu vurgulayarak, bu süreçlerin her adımında gıda güvenliğinin garanti altına alınması gerektiğini belirtti. Yeni sistemle birlikte, hem üreticinin hem de tüketicinin kazançlı çıkacağı, fiyat dalgalanmalarını önleyebilecek ve daha istikrarlı bir piyasa oluşturabilecek bir yapı kurulacağını ifade etti. Başkan Koç, kanatlı sektöründe belirli sermaye gruplarının tekelleşme eğiliminde olduğunu ve bu durumun üreticileri zorladığını belirtirken, "Sektörde şu anda büyük sermaye grupları etkin. Bizim en büyük gücümüz ise toplumdan gelen destek. Üreticiler olarak kendi ürünümüzü kesip satabileceğimiz bir yapı oluşturmak istiyoruz. Üretici birliklerinin doğrudan tüketiciye ulaşması için market ağlarıyla da işbirliği yapmak istiyoruz. Oluşturmayı hedeflediğimiz bu sistem adil bir denge sağlayarak, spekülatif değişimlerinden hem üreticiyi hem de tüketiciyi koruyacak. Bu, gıda güvenliğini sağlamak ve fiyat dalgalanmalarını önlemek açısından önemli bir adım olacaktır" dedi.

‘ÖRGÜTLENİYORUZ’

Birlikler aracılığıyla örgütlenen üreticilerin önemli aşamaları başarıyla geçtiğini belirten Başkan Koç, “Önceden birlik oluşumlarına direnç gösteren entegre et sanayicileri sektör paydaşı olduğumuzun farkında. Üretici birliklerimizin etkili olamadığı bölgelerde entegreciler yine  tuhaf tuhaf cezalar uyguluyor. İstedikleri gibi at oynatmaya çalışıyor. Kurduğumuz kooperatifin gücüyle kömür ocaklarından bayilere uyguladıkları toptan fiyatına alım yapabiliyoruz. Bu toptan alım gücümüzü üreticilerimizin farklı ihtiyaçlarını karşılamakta kullanma hedefindeyiz. Üye sayımızı artırdığımızda kooperatif modelini tabana yaymak istiyoruz. Bu güçle ciddi hibe destekleri sağlayabiliriz. Bu süreçte devletin de hem izin hem de lojistik destek sağlaması gerekiyor. Tarım kredi kooperatifleri ile görüşmelerimiz sürüyor. Kanatlı sektörü için iş gücü hakkında da konuşan Koç, yabancı işçi çalıştırma koşullarının belli sınırlamalarla düzenlendiğini söyledi. "Her üç Türk işçiye kadar birebir, daha fazla işçi için ise her beş Türk işçiye bir yabancı işçi çalıştırılabiliyor. Ancak yabancı işçilerin son beş yılın en az üç yılında Türkiye'de bulunması ve suça karışmamış olması şartı var" dedi.

DENGELİ PİYASA 

Devletin dengeli piyasa oluşumu için kısıtlamalar getirdiğine dikkati çeken İzmir İli Kanatlı Eti Üreticileri Birliği Sözcüsü Varol Gürol, "Devlet, önce iç piyasayı doyurmamız gerektiğini belirtiyor. Ancak ihracat kapasitemizi artırmamız da isteniyor. Bu durumda firmalar, üretim kapasitelerini artırarak hem iç piyasaya yeterli arzı sağlıyor hem de ihracat yapabiliyor. Sanayiciler kümesçiye verdikleri civcivlerin bazı önemli masraflarını karşılıyor. Kümeslerdeki üreticiden beyaz etin çıkış kilogram fiyatı 7-7,5 TL. Entegre fabrikadan çıkış fiyatları yaklaşık 70 TL civarında, marketlerde ise tavuk eti fiyatları 75 ila 95 TL arasında değişiyor. Bu fark, lojistik, işleme ve perakende giderlerinden kaynaklanıyor. Kısa vadede piyasada bir fiyat değişikliği ön görmüyoruz" diye konuştu.

YENİLENEBİLİR ENERJİ

Beyaz et üretim tesislerinin uzun vadeli yatırımlar olduğunu belirten Gürol, “Bizim sektörde akşam yattım sabah kalktım kümes kurdum yok. Uzun vadeli projeler bunlar. Bir kümes yani bin 500 metrekareden oluşur ve yapım maliyeti ortalama 15 milyon liradır. Genellikle üç kümes olarak yapılır 45-50 milyon liralık yatırım yapılır. Şu dönemde sektör dışından yatırımcı ilgisi var. Yıllardır sektörde başarıyla faaliyetlerini sürdüren bizler işimizi özenle ve özveriyle yapıyoruz. Elektrik ve kömür gibi girdilere gelen zamlar, üretim maliyetlerimizi etkiliyor. Ancak bu artışları tüketiciye olduğu gibi yansıtamıyoruz. Üreticiler olarak kâr marjımız aynı kalsa da giderlerimiz yükseliyor. Güneş enerjisi gibi maliyet düşürücü yöntemlere hızla geçiş yapıyoruz. Bugün kümeslerin yaklaşık yüzde 15’inde güneş panelleri mevcut ve bu oran hızla artıyor. Kümes ısıtmasında da önemli ölçüde kullanılan elektrik maliyetlerini azaltmak için bu tür yatırımlara devlet teşvik de veriyor” şeklinde konuştu.

Kaynak: EGE TELGRAF