Sayının ne önemi var, mühim olan insanlık. Tek olsa da candır, çok olsa da. Biri de bizim canımız kırk dördü de. Soma daha dün gibi yaşayıp hafızamıza yerleşmişken, Bartın da tekrarını yaşadık. Çok büyük acı. Gepgenç fidanlar. Aileleri, evlatları, komşuları, hepsi yan yana can cana. Geride gözyaşları ile kalanlar. Gönderirken ekmek peşinde, yerin bilmem kaç metre altında, korkmadan, canla başla çalışırken. Bizler metroda kapı iki saniye açılmayınca, panik olan tipler. Şımarıklık bizimkisi. Onlar ki. Tertemiz alın teriyle, helal para ile sadece elleri, yüzleri kapkara olanlar. Şehittir onlar. Görevi başında iken insanlık için, ülke için, memleket için, manevi duygularla can verenler, şehittir.
ŞEHİTLERİMİZ HELAL EDİNİZ
Yazmakta güçlü çektiğim anlar. Hatta hiç yazmak istemediğim anlar. Sen yazmazsan, ben yazmazsam olmaz ki. Umarım faydamız olur. Bazen yazmak da bir şey ifade etmiyor. Mekanları cennet, ruhları şad olsun. Haklarını helal ederler mi ? Umarım, inşallah. Oysa bizim hiç hakkımız yok ki üzerlerinde. Zonguldak, kömürün merkezlerinden. Çok kez maça çıkmışlığım, oradan geçmişliğim var. Merak edip, ocaklara olabildiğince yaklaşıp tüylerimin diken diken olduğu yerler. Değişik duygular beslenir orda, mabed gibi yerdir, manevi, ruhsal, psikolojik havası yüksektir.
KASKLA SAHAYA ÇIKTILAR
Zonguldak Devrek İlçe Stadı. 2.Lig'e dahil Criptoswaps Zonguldak Kömürspor - GMG Kastamonuspor maçı. Dört hakem ve 22 futbolcu sarı renkli simge olmuş, madenci kaskı takarak, sahaya çıktılar. Madencilerin taktığından değil. Eskimiş, simsiyah, kırık, alamadığı, almadıkları için değiştirilemeyenlerden hiç değil. Olsun, gıcır gıcır da olsa toplumsal mesaj vermek çok güzel. İşte her şey o, 'bir nebze katkı için'. Düşününler sağ olsun. Umarım hakem kardeşlerimize, ceza filan vermezler. Hem de bu kadar acıya rağmen. Merak ya. Gözlemci Sacit Keşkek ile temsilciler Uğur Gülsoy ile Durali Tınas, tribünde, koridorda veya sahada iken, taktılar mı acaba ? Olumsuz rapor filan yazmasınlar da. Acımızı artırmasınlar.
HEDEF SÜPER LİG OLMALI
Birkaç maçta gördüm kasklarla, pankartlarla sahaya çıktılar. Yas günümüzdür bizim, hepimizin. Nefret ettiğim laftır; 'Hayat devam ediyor'. Çok doğru ve gerçek olmasına rağmen, öyle bildiğim halde. Sevmiyorum işte, sevemedim. Maçlar oynandı, hayat devam etti yine. Saygı duruşunda bulundu. Böyle bir günde duyarlı, başarılı kardeşlerim Ufuk ile Hüseyin. Yedek kulübesinde yan yana iken. Bu kez araya biraz mesafe kondu. Sağlık görevlisini, saha komiserini ve de temsilcilerden birini araya aldılar. Gönüller bir olsun, yolları, bahtları açık olsun.
HALEF SELEF DEĞİL, KARDEŞ ONLAR
Biri yılların Altınordulusu, şimdinin daha üç günlük, Samsunspor'un başına geçen teknik patron Hüseyin Eroğlu. Diğeri Altınordu'da yine yıllarca, birlikte kader birliği yapan, şimdi de yoluna tek başına devam eden Ufuk Kahraman. İkisinin çocukluğunu bilir, tanır, sever ve de takdir ederim. Her şeyin en iyisini hak eden canlarımızdır. Ayrım yapmaksızın, İzmir'in evlatları onlar. Sabırları ile çalışmaları aslında süper lig macerası ile taçlanmalıydı. Umarım her şeye rağmen, bu yıl ikisi birlikte, ayrın ayrı takımlarda bu sevinci yaşar. Bu maçta halef selefe yenilmedi, boynuz da kulağı geçmedi. Sadece bir adet 90 dakika oynandı ve de bitti o kadar. Elinizdeki çiçekler gibi olun, gönlünüzü karartmayın sevgili hocalarım. Hayat devam ediyor.