İzmir, aralık ayında ortalama yağış miktarının üzerinde bir yağış aldı. Şehirde aralık ayı yağış ortalaması 197,9 mm olarak ölçülerek, 2021 yılından bu yana en yüksek oran oldu. Ancak bu artış, şehrin içme suyunu karşılayan Tahtalı Barajı'na sadece yüzde 1 oranında etki etti. 1 Aralık'ta yüzde 11,2 olan baraj doluluk oranı, ay sonunda yalnızca yüzde 12,29'a çıktı.
TÜBA Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, yılın ilk 2 ayında güzel yağışlar olacağını belirtse de bu yağışların barajları doldurmasının beklenmemesi gerektiğini ifade etti. 2025'in güzel yağışlı bir yıl olacağına dikkat çekerken, “Eğer Nisan ayında yüzde 25 doluluk oranını görürsek, bu çok iyi bir sonuç olur. Bu yıl büyük bir su sorunu yaşayacağız” dedi.
"SUYU BİLİMSEL KULLANMALIYIZ"
Prof. Dr. Yaşar, yer altı su kaynaklarının derinlere inilerek kullanılmasının, ağır metaller içermesi nedeniyle zararlı olabileceğini vurguladı. “Bu koşullarda suyu daha pahalı kullanacağız. İzmir zaten suyun en pahalı olduğu illerden biri” diye konuştu. Ayrıca, suyun bilimsel bir şekilde yönetilmesi gerektiğine de dikkat çekerek, tarıma, sanayiye ve nüfusa daha fazla su kaynakları sağlanması gerektiğini ifade etti.
KURAKLIKLA MÜCADELE İÇİN YENİ YÖNTEMLER GEREKİYOR
Prof. Dr. Yaşar, 2008 yılında Tahtalı Barajı'nın doluluk oranının yüzde 2'ye düştüğünü hatırlatarak, 1970, 1992 ve 2008 yıllarındaki kuraklık-yağış oranlarının bu yıl ile yarışabileceğini belirtti. Ayrıca, suyun kayıp kaçak oranlarının azaltılması, arıtma sularının tarıma kazandırılması ve suyun verimli kullanılmasının önemine değindi.
