Birçok kişinin önemsemediği, ciddiye almadığı, insanlık için ‘küçük’ olarak ifade ettiği bazı şeylerden mutlu olmayı başarıyorum her defasında.
Geçen hafta yaşadığım iki ‘küçük’ deneyim ile yaşadığım şehirde yıllardır dert ettiğim bazı konularda halk olarak önemsendiğimizi fark etmek beni o kadar mutlu etti ki, anlatamam.
İzmir’de ciddi bir değnekçi sorunu olduğundan şikayetçiyiz yıllardır. Özellikle Alsancak Gül Sokak çevresinde İZELMAN cadde otoparkları olmasına rağmen bazı zamanlarda ortaya çıkan değnekçiler, vatandaşların araç parklarına yardımcı olma bahanesiyle para talep ediyor.
Eski Hilton Oteli’nin çevresi, Gaziosmanpaşa Bulvarı, Çankaya’nın ara sokaklarında bir anda ortaya çıkan değnekçiler vatandaşın moral ve motivasyonunu bozarken, istenmeyen diyaloglara da sebep oluyor.
Birkaç defa değnekçiyle para verme-vermeme kavgası yaşayan biri olarak yasal olmayan bu talep ve işlemle karşılaşmak moralimi bozan, içerisinde olmak istemediğim bir duruma sokuyordu her defasında beni.
Geçen hafta sonu Bayraklı Turan’da bulunan etkinlik merkezinde ağırlıklı olarak gençlerin katıldığı bir festivale gittim. Turan’da deniz kıyısında yapılan etkinlik ve organizasyonlara gidenler bilir bölgede yetersiz olan otoparklar nedeniyle herkes bulduğu bir yere aracını koymaya çalışır, yol kıyısı ve arsalar araçlarla dolar.
Festivale araçla giderken her zaman aracımı koyduğum boş arsanın girişinde İzmir Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı devriye polislerin beklediğini görünce önce yüzüm gülümsedi sonrasında ise polisleri bir süre gözlemleme şansı buldum.
Arsaya park etmeye çalışan onlarca araca sözde yardımcı olmaya çalışan birkaç kişilik grup araç sahiplerinden para talep ederken devriye polis aracındaki polisler sirenleriyle değnekçilerin vatandaşla iletişim kurmasını engelleyince polisimizi ayakta alkışlayasım geldi.
OTOPARK MAFYASI
Yıllardır kanayan yaraya dönen değnekçi ve otopark mafyası konusunda İzmir Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin yerinde müdahalesi o kadar keyif verdi ki bana halkın yanında, vatandaşın sorununa çözüm yaratma girişimi alanda araç park etmeye çalışan birçok kişi tarafından da alkışlarla karşılandı.
Dilerim kentte vatandaşa sorun yaratan konularda ilgili kurum ve kuruluşlar kendi görev ve sorumluluk alanlarında halkın yanında olur. Bu şehrin sahipsiz olmadığını, şehrin yaşayanlarının gündelik hayat pratiklerinde sorunsuz bir deneyim yaşamaları kuralların işlediği bir sistemle mümkün oluyor.
Geçen hafta İzmir polisi ile yaşadığım bir olumlu örneği daha paylaşmak istiyorum. Karşıyaka’da bulunan Medicalpoint Hastanesi’nin bahçesinde elektrikli araç şarj noktasına park eden bir araç yüzünden şarj istasyonunu kullanamadım.
Hastane güvenlik görevlileriyle görüştüğümde araç sahibine ulaşamadıklarını ve birçok kişinin hatalı parklanma sebebiyle elektrikli şarj istasyonunu kullanamadığını öğrenince 155 Acil Yardım hattını aradım.
İlgili trafik denetleme şubesine yönlendirildiğim hatta hatalı parklanma yapan aracın plakasını görevli polislerle paylaştım. Polislerin plaka sahibine ulaşmalarının ardından birkaç dakika içerisinde araç sahibi hatalı park yaptığı noktaya gelip aracını kaldırmak zorunda kaldı.
Vatandaş-polis iş birliği ile dünya için küçük benim için büyük bir konuda çözüm bulmuş olduk. İzmir sokaklarında huzur ve refah içerisinde yaşarken bizlerin güvenliği ve daha konforlu bir çevrede yaşamamız konusunda sorumlulukları olan kurumlarla çözüme ulaşacak konularda sağlıklı iletişim kurabilmek çok önemli.
İzmir Emniyet Müdürlüğü ailesinin halkın huzur ve konforu için gerçekleştirdiği çalışmalar halkı memnun etmeye devam ettikçe, bu sağlıklı iletişim ortamı katlanarak gelişecektir. Bu kapsamda Emniyet yetkililerine çok ama çok teşekkür ediyorum.