Egemen SAYIN-EGE TELGRAF- İYİ Parti İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Fikret Mısırlı, Türkiye’nin adım adım ilerlediği 2024 yerel seçimleri hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Siyaset hayatı boyunca birçok görevde bulunduğunun altını çizen Mısırlı, Ulusal Pamuk Konseyi Kurucu Başkan Yardımcılığı görevinde bulunduğunu belirtti. 2001’de Ak Parti iktidar olduktan sonra 2002’de İzmir’de il teşkilatının kurulmasıyla ilgili olarak ilk seçilmiş il yönetimine girdiğinin altını çizen Mısırlı, “Ekonomiden sorumlu il başkan yardımcısı oldum. Yaklaşık olarak işte yirmi bir sene öncesine kadar Ak Parti’de bu süre içerisinde değişik görevlerde çalıştım” ifadelerini kullandı.

‘BİR DÖNÜM NOKTASIYDI’

“Hiç olmazsa bölgeme ve sektörüme faydalı olacaksam iktidar partisinde görev yapayım” düşüncesi ile AK Parti ile yollarının kesiştiğini belirten Mısırlı, “Siyasi parti niyeti içerisinde olmadım. Çünkü o gün benim tanınırlığım, bilinirliğim, çevrem ve sosyal çevrem Ak Parti’nin varlığının çok üzerindeydi. Çünkü AK Parti diye bir partiyi çoğu kimse bilmezdi. İzmir’de özellikle. Yani o günkü konjonktürde AK Parti bugünkü gücü kadar yoktu ama öyle bir başarıyı sağladı. Şimdi benim için siyasete atılmak dediğim gibi sektörü ve bölgemi tanıtmak açısından en iyi zaman. Tabii yapılarına göre baktığımız zaman o günkü AK Parti’nin içerisinde muhafazakâr demokrat bir parti olarak kurulmuş ve içerisinde baktığında çok değerli insanlar var. Bilim insanları var, ekonomi insanları var. İşte öbür tarafta siyasetçiler falan derken AK Parti’nin ortaya koyduğu vizyon ve şeyine baktığın zaman işte yasaklar, öbür taraftan yoksulluk, yargı gibi bu söylemler açıkçası ekonomiyi de çok ilgilendiriyor, sosyal hayatı da çok ilgilendiriyor ve Türkiye’nin geleceğini de çok ilgilendiriyor. Bunlar çok önemliydi ve kıymetliydi bunları uzun dönem yapmak için mücadele ettiğini hatırlıyorum. Fakat ne oldu derseniz 2023’ün Mart ayında geriye dönüp baktığımda artık bir dönüm noktasıydı bence ve partiden ayrılmam için en iyi dönemin o dönem olduğunu düşündüm” dedi.

‘İYİ PARTİ’Yİ TERCİH ETTİM’

Başkanlık sisteminin çare olsun diye düşündüklerini fakat çaresizlik getirdiğini ifade eden Mısırlı, “Ülkenin içerisine baktığımız zaman yani bugün için dahi, ki o gün de aynıydı. Hiçbir milletvekili veya AK Parti veya Sayın Cumhurbaşkanım bugün Türkiye’de yolsuzluk yok diyemez. Dense TikTok’da konusu olur. Yoksulluk yok diyemeyiz, öbür tarafta yargının veya yasama organlarındaki gidişatın ne kadar kötü olduğunu görüyoruz. Bu kadar zaman içerisinde mücadele edip bir takım şeyleri yerine getirmeye çalışırken çaresiz bir şekilde daha kötü konjonktüre gitti. Ben inanıyorum ki bu noktada Türkiye’nin yoksulluk konusu ve yargı konusunu mutlaka çözüme kavuşması lazım. Meral Hanım’ın açıkladığı konularda ve mücadelelerin içerisinde ben de bir görev almak ve destek göstermek açısından İyi Parti’yi tercih ettim” açıklamalarında bulundu.

‘ÜMİT ÖZLALE ADAYLIĞI OLDUKÇA KIYMETLİ’

Partinin yaşaması için ileriye dönük, Türkiye’nin ihtiyacı olan konulara referans olabilecek, çözüm getirecek noktalara parmak basan adayların önemine değinen Mısırlı, Ümit Özlale’nin İzmir adaylığını da değerlendirdi. Mısırlı, “Ümit Özlale ile ilk adayını açıklayan parti, İyi Parti’dir. Son derece kıymetli. Aday sahaya çıktığında ne projesini anlatabiliyor, ne yapacak hizmetlerle ilgili olarak geniş kitleye ulaşabiliyor. Dolayısıyla bence Ümit Özlale sayın vekilimizin İzmir’de adaylığı konusu referans açısından oldukça kıymetli. Bir de Ümit Hocamız uluslararası ekonomi ile ilgili olarak akademik çalışmaları olan çok kıymetli bir hocamız. İyi de bir akademisyen. Bununla ilgili olarak da artık uluslararası tescillenmiş ve İzmirli birisi. Bu manada baktığımız zaman son dere kıymetli Seçmenimizin yerel oyları parti kimliğinden ziyade adayın özelliklerine ve projelerine bakarak kullanması çok önemli. Fakat maalesef geçmişte hiç böyle olmadı” diye konuştu.

Bakan Fidan Suriye’nin yeni lideri ile görüştü: “Her zaman yanınızdayız" Bakan Fidan Suriye’nin yeni lideri ile görüştü: “Her zaman yanınızdayız"

‘HİZMET ODAKLI, TOPLUMU KUCAKLAYAN PARTİ BAŞKANI’

Partide hala sadakat duygusunu oluşturamamış durumdayız durumda olduklarını bu nedenle sağ seçmenle daha iyi iletişim kurmalarının gerektiğini vurgulayan Mısırlı, “Amacımız CHP'ye rakip olmak değil, sonuçlar ne olursa olsun herkesin bunu anlaması gereken bir gerçek. Örneğin, ittifaklar söz konusu olduğunda, MHP ve AK Parti'nin ittifaklarını sürdürmeleri olumlu bir adım olabilir. Ancak her iki parti kendi adaylarıyla da seçimlere girmeli. Bu, her partinin varlığının temel nedeninin siyasi parti kimliğini devam ettirmek olduğunu gösterir. Çünkü eninde sonunda, aynı yolu yürüyoruz ve yolun yönünü değiştiremediğimiz için birisinin yanında yer alıyoruz. Ancak, ayrıştığımız noktalarda sorunlar ortaya çıkabilir. Bu nedenle yerel dinamiklerde ittifaklar yerine adayların projeleri, eğitimi, bilgisi ve toplumla uyumu daha önemli. Seçmenlerimizin yerel seçimlerde bu faktörlere daha fazla dikkat etmeleri ve oy tercihlerini buna göre yapmaları gerektiğini düşünüyorum. Seçildikten sonra, parti kimliğini bir kenara bırakarak hizmet odaklı, tüm toplumu kucaklayan bir parti başkanı olunmalıdır. İdarenin gerekliliğini savunuyorum, ancak partilerin baskısı bu yönde değişmeli” ifadelerini kullandı.

‘KENDİ PARTİMLE BİLE TERS DÜŞTÜM’

Karabağlar’ da 58 mahallenin bulunduğunu ve bu mahalleler arasındaki en önemli konunun da ‘kentsel dönüşüm’ olduğunun altını çizen Mısırlı, “Ortada bir üniversite var. Karabağlar’ a çok büyük zenginlik katacak. Ben iş adamıyım, siyasetçi değilim. AK Parti’de olduğum dönemde Karabağlar’ da aday olabilirdim. Ama benim siyasi olarak yarışmak gibi bir niyetim yok. Siyasetin çarkına göre, koşullarında göre hareket etmek gibi bir durum yok. Karabağlar ’da kentsel dönüşüm konusunda kendi partimle bile ters düştüm. Orada 6306 yasıyla yapılan kentsel dönüşüm neredeyse 70-80 bin kişiyi ilgilendiren bir konu. 540 hektarlık alanda arabulucu olarak bulundum. Mekânsal Daire Başkanlığı, Kentsel Dönüşüm Daire Başkanı ve Genel Müdür ile görüştüm. Belediyenin Bakanlık ‘Belediye uzlaşmaya hazırız’ dediler. Ben bunu partimle paylaştığımda bunu tamamen rafa kaldırdılar. Orada yaşanacak şey, partimize bir kazanç sağlamayacağını yönünde görüş belirttiler. Biz oradaki vatandaşlara yazık ettik. Bunun önünü tıkamak için gerek Cumhuriyet Halk Partisi gerekse burası oy kaybetme kaygısı nedeniyle biz o fırsatı kaybettik. Geriye baktığımda ben Demokrasi Üniversitesi kente kazandırmak için büyük mücadele verdim. Ama günün sonunda ne oldu, Karabağlar’ da benim grup başkan vekilliğim gitti. Çünkü bambaşka bir yapı var. Herkes nasıl yukarıya şirin gözükecek, kiminle fotoğraf çektirecek derdinde” açıklamalarında bulundu.  

Kaynak: Ege Telgraf