Hasta adam Avrupa mı, Birleşik Krallık mı? 

Yazımı hazırlarken, “İlk Evim TOKİ “ konutlarını temellerini Cumhurbaşkanı Erdoğan attı. Darısı diğer illerdeki konutların başına… 

Abone Ol

Yazımı hazırlarken, “İlk Evim TOKİ “ konutlarını temellerini Cumhurbaşkanı Erdoğan attı. Darısı diğer illerdeki konutların başına… 

       Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayip Erdoğan’ın Malatya ve maden kazası nedeniyle ertelenen Diyarbakır seyahatlerini ve konuşmalarını yerinde izledim. Erdoğan’ın verdiği mesajları isteyen herkes kendine göre yorumladı. Anlamak istemeyenlerde zaten belliydi. Buradaki yazımda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın verdiği mesajları daha sonraki yazılarımda sizlerle paylaşacağım… 

       Gelelim başlıktaki “Hasta Avrupa mı, hasta İngiltere mi? Seçilen yeni Başbakan Sunak, İngiltere’yi nereye kadar taşıyacak?” meselesine.

       “Avrupa’nın Hasta Adamı” sözünün Rusya Çarı 1. Nicholas’ın 19’uncu yüzyılın sonlarında Osmanlı İmparatorluğuna atfen söylediği sanılıyor. Şimdilerde “Avrupa’nın hasta adamı kimdir?” sorusunun cevabı, AB üyesi olmayan İngiltere olur… 

       12 yıldır iktidarda bulunan Muhafazakâr Parti tüm ülke bu zaman zarfında 4 Lider (4 Başbakan) tarafından yönetildi. David Cameron 2010 – 2016, Theresa May 2016 – 2019, Boris Johnson 2019 – 2022, Liz Truss 10 Eylül 2022 – 20 Ekim 2022. 

Muhafazakâr Parti iktidarı İşçi Partisinden devraldığından beri çalkantılar bitmedi. Nedeni AB üyeliği tartışmalarıydı. BK’ın egemenliği geri almak için AB üyeliğinden ayrılması gerektiğini savunuyordu… 

       2015 yılındaki Genel Seçim kampanyasında Cameron tekrar seçildiği takdirde AB üyeliği için bir halk referandumu sözünü vermişti. Sözünü tuttu ve 23 Haziran 2016 tarihinde referandum yapıldı. Az fark ile halk Birleşik Krallık’ın AB’den ayrılması gerektiği kararını verdi… 

       Esasında ne Cameron ne de Başbakanlık için hazırlanan Boris Johnson Brexit taraftarı idi. Ancak Johnson yıllardır hayalini gördüğü Başbakanlık makamı uğruna Brexit’in en aktif savunucusu oldu. Brexit kampanyası esnasında gerçek olmayan birçok söylemlere taraf oldu. “AB’de kalırsak ülkemize 80 milyon Türk gelecek” dediği hala hatırlanmakta. Ancak referandum kararı açıklandığında Boris büyük şoku yaşayanlardan oldu. Böyle bir karar beklemiyordu… 

       Bu iki lider, Cameron ve Johnson birlikte partilerinin ve ülkenin ikiye bölünmesine yol açtılar. Birleşik Krallık AB’yi 31 Ocak 2020 tarihinde terk etti. Esas ayrılık 31 Aralık 2020 tarihinde gerçekleşti. 

Boris’in Başbakanlık dönemi çok zor bir döneme rastladı. Boris’in sonu pandemi esnasında karıştığı skandallar (yasa dışı partilere katılmakla), partisi ve ülkenin ona olan güvenini yitirmesiyle sonuçlandı. Bakanların istifa etmesi Boris’in sonunu getirdi… 

       Çekişmeli bir liderlik yarışından sonra Liz Truss Muhafazakâr Parti liderliğine ve dolayısıyla Başbakanlık koltuğuna yerleşti. Ancak Başbakanlık koltuğunda en kısa süreyle kalan Başbakan oldu. Tamı tamına 44 gün. Truss’ın sonunun başlangıcı 23 Eylül de bütçe açıklaması oldu. Maliye Bakanı olarak atadığı Kwarteng, Truss’ın da tam desteği ile çok radikal bir seri kararlar açıkladı. Bütçenin nasıl karşılanacağı üzerindeki önerilerin bağımsız denetimine izin vermemişlerdi. Alınan kararlar partisi tarafından benimsenmedi. İngiltere Bankası, Uluslararası Para Fonu, Dünya Bankası gibi kurumların eleştirisine yol açtı. Sterlin düşüş kaydetti. Ev satın alma faiz oranı yükselişe geçti. Mortgage teklifleri büyük ölçüde durdu. Neticede Truss kendi pozisyonunu kurtarmak için Maliye Bakanı Kwarteng’i işinden kovarak Başbakanlık yarışında kendini desteklemeyen Jeremy Hunt’ı Maliye Bakanlığına getirdi ama Truss tepkilere dayanamadı istifa etti… 

       Hint asıllı Rishi Sunak milletvekillerinin oylaması sonucu Başbakanlığa seçildi. İlk konuşmasında İngiltere’yi en kısa zamanda düze çıkaracağını açıklıyordu. Başbakan Rishi Sunak, İngiltere’si ne kadar düze çıkacak bekleyip göreceğiz…