Ahmet Buğra TOKMAKOĞLU- EGE TELGRAF/ Mardin’in Midyat ilçesine 23 kilometre uzaklıkta, yüksek bir tepenin üzerinde yer alan Mor Gabriel Manastırı, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle dikkat çekiyor. Suryani Ortodoks Kilisesi'ne ait olan bu manastır, 397 yılında Mor Samuel ve Mor Shamun tarafından kurulmuş olup, dünyanın en eski manastırlarından biri olarak kabul edilmektedir.
İçinde hala yaşayanlar var!
Manastırın içinde, farklı dönemlerde inşa edilmiş pek çok yapı bulunuyor. Bunlar arasında Meryem Ana Kilisesi, Resuller Kilisesi, Kırkşehit Kilisesi ve Mor Samuel Mabedi gibi önemli yapılar yer alıyor. Mor Gabriel Manastırı'nın kubbesi 17 metre yüksekliğiyle göz kamaştırırken, manastırın içinde 60 kişilik bir topluluk yaşamaktadır.
Meşe ağaçları arasında konuşlanan tarihi güzellik
Mor Gabriel Manastırı, sadece tarihi dokusuyla değil, aynı zamanda etrafındaki doğal güzelliklerle de ziyaretçilerini kendine çekiyor. Meşe ağaçları ile kaplı bu yüksek tepe, ziyaretçilere huzurlu bir deneyim sunmaktadır. Manastırın tarihi, 615 ve 1049 yıllarında Metropolitlik Merkezi olarak işlev görmesiyle daha da derinleşiyor. Kral Arcadius (395-408) döneminde Mor Şemun tarafından yapılan barınma ve dua yerleri, bu önemli yapının tarihine tanıklık ediyor.
Yunanistan’daki benzerinden daha yaşlı
Dünya genelindeki manastırlara kıyasla, Mor Gabriel Manastırı, Yunanistan'ın Athos Dağı'ndaki manastırlardan en az 400 yıl daha eski bir geçmişe sahiptir. Filistin’deki Mor Saba Manastırı'ndan 80 yıl, Mısır Sinai bölgesindeki Mort Katherina Manastırı'ndan ise 150 yıl daha öncedir. Tarih boyunca Mor Şmuel ve Mor Şemun Manastırı olarak bilinen bu yapı, "Rahiplerin Meskeni" anlamına gelen Süryanice "Dayro d'Umro" ifadesinden türetilen Deyr-el Umur ismiyle de anılmıştır.
Yerli ve yabancı turistler için önemli bir nokta
Günümüzde "Mor Gabriel Manastırı" adı, Turabdin Metropoliti Mor Gabriel'in (634-668) adından gelmektedir. Bu tarihi yapı, hem yerli hem de yabancı turistler için önemli bir ziyaret noktası olmaya devam etmektedir.
Mor Gabriel Manastırı, tarih boyunca birçok isme sahip olsa da, bugün herkesin bildiği adıyla tarihin derinliklerinden gelen bir miras olarak ayakta kalmaktadır. Ziyaretçilerine sunduğu kültürel ve doğal zenginliklerle, Mardin’in eşsiz güzellikleri arasında yer alıyor.