Berna SEVER- EGE TELGRAF/ M.Ö. 1800-1600 yıllarına tarihlenen ve Irak'ta bulunan bir pişmiş kil maske, antik Babil uygarlığının derin mitolojik ve dini inançlarına ışık tutuyor. British Museum koleksiyonunda yer alan bu maske, Gılgamış Destanı'nda karşımıza çıkan dev karakter Humbaba'nın yüzünü tasvir ediyor.
5 satırdan oluşan çivi yazısı kehanetinde ne yazıyor!
Maskenin arkasında bulunan beş satırlık çivi yazısı, ilginç bir kehaneti içeriyor. Yazıda, “Eğer bağırsaklar Humbaba'nın kafasına benzerse, bu toprağın hükümdarı olan Sargon için bir kehanettir. Eğer …, bir adamın evi genişleyecektir” ifadeleri yer alıyor. Bu kehanet, bağırsakların Humbaba'nın kafasına benzemesinin, Sargon'un hükümdarlığını müjdeleyen bir işaret olduğu anlamına geliyor.
Babil dönemini ele veriyor
Aynı zamanda, bu maske kehanet için incelenen bir koyunun bağırsaklarını da simgeliyor. Yazıtın, kâhin Kubburum’un oğlu Warad-Marduk tarafından kaleme alındığı belirtiliyor.
Humbaba, Gılgamış Destanı'nda Gılgamış'ın maceralarını engelleyen dev bir karakter olarak öne çıkıyor. Bu maske, sadece bir sanat eseri olmanın ötesinde, Babil döneminin dini ve sosyal yapısını anlamak için de önemli bir kaynak sunuyor.
Eski Babil dönemine ait bu benzersiz maske, mitolojik hikayeler ve kehanetlerle dolu bir geçmişin kapılarını aralıyor. Tarih severler ve sanat tutkunları için eşsiz bir deneyim sunan bu eser, antik dünyanın büyüleyici unsurlarını gün yüzüne çıkarıyor.