Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), çalışanların geçim şartlarını ortaya koymak amacıyla her ay yaptığı Açlık ve Yoksulluk Sınırı Araştırması’nın mayıs ayı sonuçlarını yayınladı. Buna göre açlık sınırı 2 bin 830 lira olarak hesaplandı. Mayıs ayında gıda fiyatları aylık yüzde 2.28, yıllık ise yüzde 16.07 yükseldi. Gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise (yoksulluk sınırı) 9 bin 218 TL 79 kuruş. Bekar bir çalışanın ‘yaşama maliyeti’ ise aylık 3 bin 435 TL 22 kuruş oldu. Dört kişilik bir ailenin aylık gıda harcaması (mutfak masrafı) bir yıl öncesine göre 392 TL ve yapılması gereken toplam harcama tutarı (aile bütçesi) 1.277 TL artış gösterdi.

‘ÜRETİM ŞART’

İthalat ve tarımda yapılan stratejik hatalarının gıda enflasyona neden olduğunu belirten İzmir Gıda Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Toprak, “Her zaman söylüyoruz. Taşıma suyla değirmeni döndürmeye çalışmak yerine kendi öz kaynaklarımıza yönelmeliyiz. Tarım açısından zengin kaynaklara sahibiz. 83 milyon insanı rahatlıkla besleyecek toprak büyüklüğü ve verimliliği var. Tarım politikaları ivedilikle gözden geçirilmeli, kooperatifçilik desteklenmelidir. Ama ülkemiz için asıl önemli nokta işin sosyoekonomik boyutu. Vatandaş indirim günlerini takip edip hangi ürün nerede, daha uygun fiyatlı diye araştırıyor. 5 kuruş dahi hane bütçesi için oldukça önemli. Pazardan geriye kalanları toplamak zorunda kalan yurttaşlarımızı görüyoruz. Sonuç olarak; enflasyon, sabit bir geliri ve emek gücüne dayanan kesim için yıkıcıdır. Doğru ve yeterli beslenmede gıda çeşitliliğinin önemli olduğunu ve bunu ancak yerli tarım, yerli üretimle sağlayabileceğinizi, halkımızın herkes gibi sağlıklı, uygun ve sürdürülebilir gıdaya ulaşma hakkı olduğunu savunuyoruz. Toplumun beslenmesi için üretmeye, daha önemlisi üretimin sürdürülebilirliğine ihtiyacı var” dedi. Enflasyonun ancak üretimle azalacağını aktaran Toprak, “İthalat sarmalından kurtulmadan gıda egemenliği ilkelerine dayalı bir tarım politikasını derhal hayata geçirmeden gıda enflasyonu bitmeyecek. Çözüm ortada ve net. Yapılması gereken, yönetici konumunda bulunanların tercihlerini halktan yana kullanmaları. Vatandaşın yaşadığı zorluklar ancak gıda egemenliği ilkesine dayalı tarım politikasıyla son bulacak” diye konuştu. Rana Beyza Öztürk / Özel Haber
Editör: TE Bilisim