Mardinli Taş Ustası Ali Solmuş, aile geleneğiyle tarihi yapıları yeniden hayata döndürüyor
1994 doğumlu taş ustası Ali Solmuş, dedesi ve babasından öğrendiği meslekle Türkiye genelindeki tarihi yapıların restorasyonunda önemli bir rol oynuyor. İstanbul Ayasofya, Sultan Ahmet Camii ve Van’daki Zortul Kümbeti gibi projelerde çalışan Solmuş, gençlere ilham vermek amacıyla sosyal medyada çalışmalarını paylaşıyor
Abone Ol
Mardinli taş ustası Ali Solmuş, Türkiye’nin tarihi ve mimari yapılarına duyduğu tutkuyla dedesi ve babasından öğrendiği taş işçiliğini geliştirmiş bir sanatçıdır. 1994 yılında Mardin’de dünyaya gelen Solmuş, 6 yaşından itibaren taş ustalığını öğrenmeye başladı ve zamanla bu alanda kendini ustalaştırdı. Bugün, İstanbul Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi, Sultan Ahmet Camii ve Edirne Selimiye Camii gibi önemli tarihi yapılarda restorasyon projelerinde görev alarak, eserlerin aslına uygun bir şekilde restore edilmesine katkıda bulunuyor.
Ali Solmuş, son olarak Van’ın Erciş ilçesinde 2011 yılında meydana gelen depremde yıkılan Zortul Kümbetinin restorasyon işinde çalıştı. Bu projede, yıkılan yapının tarihi değerini yeniden kazandırmak için yoğun bir çaba sarf etti. İşlerinin çok olması nedeniyle sürekli çalışmak zorunda kaldığını dile getiren Solmuş, “Genelde geceli gündüzlü çalışıyorum. Bu süreçte, yaptıklarımı sosyal medyada paylaşıyorum ki gençler benim gibi bir meslek edinme konusunda ilham alabilsinler" diyor.
30 yaşındaki ustamız, taş işçiliğinin aile geleneği olduğunu ifade ederek, “Babamızdan bize aktarılan bir meslek. 6 yaşından beri çekiç ve tornavida ile bu işe başladım. Şu anda il il dolaşıyoruz. Ailemdeki diğer bireyler de bu işi yapıyor. Ailecek, ecdadımızın bize bıraktığı eserleri onarıp günümüze kazandırıyoruz,” şeklinde konuşuyor. Mardin'de Artuklu bölgesindeki tarihi konakların restorasyonunu yaparak, kendi memleketine de önemli katkılarda bulundu. Ayrıca, Sultan Abdülaziz’in 1757’de yaptırdığı Ahırkapı Deniz Feneri gibi eserlerin restorasyonunu tamamlayarak, bu tarihi yapıların gün yüzüne çıkmasını sağladı.
Ali Solmuş, gençlere yönelik tavsiyelerini de ihmal etmiyor: “Kesinlikle bir meslek edinsinler. Ne olursa olsun, yaptıkları işe aşkla ve sevgiyle yaklaşmalılar. Bu meslek, benim hayatımın bir parçası; taş, her şeyim. Evimiz bile bir sanat eseri gibi, her detayda taşın izleri var.” Taş ve restorasyon konusundaki tutkusu, ailesinin köklü geçmişine dayanıyor ve bu alandaki çalışmalarını sürdürme kararlılığını gösteriyor. Ali Solmuş, tarih ve kültürün yaşatılmasında kendine düşen sorumluluğun bilincinde olarak, gelecek nesillere bu mirası aktarmaya devam edecektir.
Gelişmelerden haberdar olmak istiyor musunuz?
Google News’te Ege Telgraf sitemize
abone olun.