Eskişehir’in geleneksel tatlarından biri olan çi börek, özellikle Kırım Tatarlarının kültürel mirası olarak biliniyor. Bu özel lezzet, Eskişehir’in yerel mutfağında önemli bir yere sahip.
TARİHÇESİ VE KÖKLERİ
Kırım'dan göç eden atalarımız, Eskişehir’e yerleştiğinde, bu geleneksel yemek kültürü de şehre taşındı. Çi börek, Kırım Tatarlarının özgün yemeklerinden biri olarak evlerimizde sıkça tercih ediliyor. Yaklaşık on yıldır işletmemizde bu lezzeti sunuyoruz, ancak bu sürecin kökeni yüzlerce yıl öncesine dayanıyor. Kırım Tatarlarının Anadolu'ya göçü 1780'lere kadar uzanıyor ve çi börek de bu göçle birlikte gelen bir kültür mirası olarak biliniyor.
OSMANLI DÖNEMİ VE Çİ BÖREK
Osmanlı döneminde Anadolu’ya göç eden Kırım Tatarları, bu geleneksel yemeği yanlarında getirdi. Çi börek, ismini Kırım Tatarcasında “nefis” anlamına gelen kelimeden alıyor. Kültürün yaşatılması adına bu lezzeti her gün özenle hazırlanıyor.
Çİ BÖREĞİN ÖZELLİKLERİ
Çi böreğin en önemli özellikleri arasında hamurun yağ çekmemesi ve iç harcının lezzetinin yerinde olması bulunuyor. Çiğ börek yapımında hamurun mayasız ve sert olması önemli. Sert hamur, yağda kızardığında yağ çekmez ve daha lezzetli olur. İç harcı için genellikle kuzu eti kullanılır, ancak işletmemizde dana eti tercih ediliyor. Soğan, karabiber ve tuz, damak zevkine göre ayarlanmalı. Hafif sulandırılmış kıyma, hamura daha fazla lezzet katıyor.
EKİP ÇALIŞMASI VE EL EMEĞİ
Türk mutfağının en değerli yönlerinden biri, kadınların el emeği ve becerileri. Çi börek atölyelerinde çalışan kadın personelin katkılarıyla, çi börek her gün taptaze ve lezzetli bir şekilde sunuluyor. Çi börek, sadece birkaç kişinin yapabileceği bir şey değil; bu lezzetin arkasında organize bir ekip çalışması yatıyor.