Türkiye, güçlü geri dönüşüm kapasitesiyle plastik atıkları ekonomik değere dönüştürüyor. Ancak, yurt içinden yeterli miktarda kaynak sağlanamaması nedeniyle ithal edilen atıklar, özellikle çevreci örgütlerin eleştirilerine hedef oluyor. EGEPLASDER Başkanı ve PLASFED Başkan Yardımcısı Şener Gençer, ithalatın "çöp" olarak adlandırılmasının yanıltıcı bir söylem olduğunu belirtti.
"KAYNAĞINDA AYRIŞTIRMA ORANI YETERSİZ"
Greenpeace’in "çöp ithalatı" eleştirilerine yanıt veren Gençer, yurt içi kaynaklı kaynağında ayrıştırılmış plastik atık oranının yalnızca yüzde 20 seviyelerinde olduğunu açıkladı. Bu durumun, ithal edilen malzemelerin, kayıtlı ve yasal şekilde ülkeye getirilen geri dönüşüm hammaddesi olduğunu gösterdiğini ifade eden Gençer, “Adı geçen uluslararası örgütün çöp olarak adlandırdığı malzeme, yurt içinde kaynağında ayrıştırılması gereken atıkların oranı yetersiz olduğu için ithal edilmek durumunda kalınan hammaddedir. Yurt içi kaynaklı kaynağında ayrıştırılmış plastik atık oranı yüzde 20’ler seviyesindeyken; tamamıyla kayıtlı şekilde, ilgili GTİP kodlarına uygun olarak Türk limanlarına gelen, Türk Gümrük teşkilatına beyannameleri verilen, faturası ödenen malzemelerdir. Bu malzemeleri ‘gizli saklı ithal edilen çöp’ algısı yaratılarak yansıtmak iyi niyetle bağdaşmamaktadır” dedi.
"PLASTİK ATIKLAR SIFIR MALİYETLİ HAMMADDEDİR"
Gençer, yerel yönetimlerin kaynağında ayrıştırma çalışmalarında yetersiz kaldığını belirtti: "Yerel yönetimlerimiz yasal mevzuatla kendilerine verilen bu görevi maalesef yeteri kadar yerine getirememekteler. İçindeki suyu içtikten sonra çöpe attığımız her pet şişenin ya da bir plastik atığın, gerçekte sıfır maliyetli bir hammadde olduğunu bilmiyoruz. Bilmemek bir yana farkında bile değiliz. Kaynağında ayrıştırdığımız tüm atıklarımız, Türk ekonomisi için paha biçilemez değerdedir. Atıklarımızı kaynağında ne kadar fazla ayrıştırırsak, ülkemizin o kadar daha az plastik atık ithalatı yapacağını toplumsal bilincimize kaydetmeliyiz"
"GREENPEACE’İN HEDEFİNDE NEDEN TÜRKİYE VAR?"
Greenpeace’in geçmişte Türkiye’de PVC üretimine yönelik eylemlerini hatırlatan Gençer, bu tür söylemlerin Türkiye’ye haksızlık olduğunu savundu:
"Yerel yönetimlerimiz yasal mevzuatla kendilerine verilen bu görevi maalesef yeteri kadar yerine getirememekteler. İçindeki suyu içtikten sonra çöpe attığımız her pet şişenin ya da bir plastik atığın, gerçekte sıfır maliyetli bir hammadde olduğunu bilmiyoruz. Bilmemek bir yana farkında bile değiliz. Kaynağında ayrıştırdığımız tüm atıklarımız, Türk ekonomisi için paha biçilemez değerdedir. Atıklarımızı kaynağında ne kadar fazla ayrıştırırsak, ülkemizin o kadar daha az plastik atık ithalatı yapacağını toplumsal bilincimize kaydetmeliyiz.”