Ege Üniversitesi, üniversite-sanayi iş birliği kapsamında yeni bir adım attı. Ödemiş Meslek Yüksekokulu'nda, Türkiye’nin endemik bitkilerinden olan Gül Papatya (Anthemis rosea subp. carnea Boiss.) ilk kez kültüre alındı. Bu proje, bebek bakım ürünlerinde kullanılmak üzere geliştirilecek.
Ege Üniversitesi ile Eczacıbaşı Tüketim Ürünleri A.Ş. arasında imzalanan protokol çerçevesinde, Gül Papatya bitkisinden elde edilecek etken madde ile bebek bakım ürünleri üretilecek.
Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, bu iş birliği hakkında şu değerlendirmeyi yaptı: "Üniversitemiz, uluslararası standartlarda eğitim kalitesi ve çağın gerektirdiği teknolojiye sahip altyapısı ile üniversite-sanayi iş birliklerine devam ediyor. Ödemiş Meslek Yüksekokulu’muz, bu projede önemli bir adım attı. Başta Meslek Yüksekokulu Müdürümüz Prof. Dr. Ayşe Betül Avcı olmak üzere tüm katkıda bulunanları tebrik ediyorum. Araştırmacılarımız, sanayi ile güçlü iletişimleri sayesinde sektörün önde gelen firmalarıyla başarılı projeler yürütüyor. Bu tür bitkisel üretimler, öğrencilerin sektörel deneyim kazanmalarını ve üretim süreçlerini yakından görmelerini sağlıyor."
BEBEK BAKIM ÜRÜNLERİ İÇİN HASSAS ÜRETİM
Üretim sözleşmesi hakkında bilgi veren Prof. Dr. Ayşe Betül Avcı, bebek bakım ürünlerinde kullanılacak bitkisel hammaddelerin büyük bir titizlikle seçilmesi gerektiğini vurguladı. Akdeniz endemiği olan Gül Papatya'nın kültüre alınmasıyla birlikte, Türkiye'nin önemli ilaç firmalarından biriyle iş birliği yapılmasının ve bu bitkinin ilk kez kültüre alınmasının projeyi daha da değerli kıldığını belirtti.
Prof. Dr. Avcı, Gül Papatya'nın özelliklerini şu şekilde açıkladı: "Gül Papatya, Asteraceae (Papatyagiller) familyasından olup, Akdeniz endemiği bir türdür. Bilimsel adı, pembe renkli çiçeklerinden gelmektedir. Mart ve haziran ayları arasında çiçek açar ve genellikle kireçli kalker kayalıklar ile eğimli yamaçlarda, bin 770 metreye kadar olan rakımlarda yetişir. Antalya, Alanya, Muğla, Burdur ve Mersin illerinde yaygındır. Pembe rengin her tonunu barındıran bu bitki, bulunduğu yörelerde baharın habercisi olarak görülür."
BİLİNÇSİZ TOPLAMA ENDEMİK TÜRLERİ TEHDİT EDİYOR
Prof. Dr. Avcı, bilinçsiz bitki toplamanın endemik türleri yok etme riskini doğurduğunu belirtti. "Günümüzde kimya sanayinin gelişmesiyle doğal bileşiklerin sentetik yollarla üretimi daha yaygın hale geldi. Bu, bitkisel ürünlere olan ilgiyi artırdı. Ancak, doğadan yapılan yoğun ve bilinçsiz toplamalar bazı türlerin yok olmasına neden olabiliyor. Bu nedenle, tıbbi ve aromatik bitkilerin organik veya sürdürülebilir tarım sistemleriyle yetiştirilmesi büyük önem taşıyor. Bu şekilde, bitkilerin doğal ortamda sürdürülebilirliği sağlanabilir ve yüksek kalite elde edilebilir."
Ege Üniversitesi'nin bu projeyle hem bitkisel kaynakların korunmasına hem de yüksek kaliteli ürünlerin üretimine katkıda bulunması bekleniyor.
