Düşmeyi değil tescili konuşun
Futbol, belirli kuralları olan basit bir oyundur. Tüm kurallar kitapçıklarda yazar ve standart, adil bir yönetim ihtiyacı duyar. Tam olarak Türkiye’de olmadığı gibi. Yaşanan aksaklıkları her hafta dil...
SİZİN ESERİNİZ
İşin özüne dönecek olursak; bu denli adilsizliğe batmış, 20 takımın 20’sinin de sonuçlarından memnun olmadığı ligin tescil edilmesi yıllar sonra bile çokça tartışılacaktır. Profesyonel futbolun en önemli ve tek paydaşı spor kulüpleriyken onların üstünde bir akılla iş yapmaya çalışanlar ancak kötü anılacaklardır. Öğrenciler olmasa okul ne güzel yönetilir diyen idareciler sayesinde Türk eğitiminin geldiği nokta ortada. Şimdi de futbol yöneticileri benzer zihniyetlerle hareket ediyor. MHK’nın hakem atamaları kimseyi memnun etmiyor ama hakem camiası ‘biz kimseyi memnun etmek için maça çıkmayız’ düsturuyla hareket ediyor. Adalet varsa suç memnun olmayanda aranır. Gördüğünü çalmayan, VAR’ı kabullenemeyen, niyet okumaya çalışan hakemler de sadece bu yozlaşmış MHK’nin eseridir. Yıllarca görev yapan hakem eğitmeninin arkasından eleştiride bulunan yönetim, aynı hakemi üst üste iki hafta aynı takımın maçına atarken de adil olduğunu düşünür.