Bucak ilçesinde, tarım ve hayvancılıkla iç içe büyüyen Emel Gamze Ergiçay, okul öncesi öğretmeni olarak çocuklara doğa sevgisi aşılamak için eğitimi dört duvar arasından çıkarıp okul bahçesine taşıyor. Matematikten müziğe, tarımdan tasarıma kadar pek çok farklı alanda doğal materyallerle yapılan etkinliklerle öğrencilerine doğayı keşfetme fırsatı sunan Ergiçay, eğitimde doğanın gücünden faydalanarak çocukların gelişimine katkı sağlıyor.

Doğa 2

AA muhabirine konuşan Ergiçay, Burdur'un Bucak ilçesinde esnaf bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldiğini, büyüdüğü köyde dedesi ve anneannesinin tarımla uğraştığını ve bu doğayla iç içe geçmiş çocukluğunun, eğitim anlayışına nasıl yansıdığını anlattı. Ergiçay, Ege Üniversitesi Okul Öncesi Öğretmenliği Bölümü'nden mezun olduktan sonra, İstanbul'un Avcılar ilçesindeki Türkiye'nin Işığı Anaokulu'nda öğretmenlik yapmaya başladı. Kendi çocukluğundaki doğa sevgisinin, öğretmenlik yaptığı dönemde öğrencilerine de aktarılmasının önemini vurgulayan Ergiçay, çocukların doğayla bütünleşerek daha sağlıklı gelişebileceğine inanıyor.

"BİR ELMA AĞACI..."

Ergiçay, çocukluğunda dedesinin ona hediye ettiği bir elma ağacından çok etkilendiğini ve o ağacın altında hayaller kurduğunu anlatıyor. “Okuma yazma bilmiyorken bile, ağaçtaki dalda bulduğum dergi ve kitapları okuduğumu sanırdım. O anlarda aslında hayal kuruyordum,” diyor. Ergiçay, bu bağlamda çocukların doğayla iç içe büyüdüklerinde, bir ağaca, bir bitkiye ya da herhangi bir doğal objeye karşı duydukları sevginin, onların hayal güçlerini de geliştirdiğine inanıyor.

2024 EKPSS tercihleri ne zaman yapılacak? EKPSS tercihleri başladı mı? 2024 EKPSS tercihleri ne zaman yapılacak? EKPSS tercihleri başladı mı?

Doğa 4

DOĞA EĞİTİMİ

Ergiçay, doğa ile yapılan eğitimin kalıcılığını ve öğrencilerin öğrenme süreçlerini nasıl derinleştirdiğini bir örnekle anlatıyor. "Bir gün, öğrencilerimden biri domatesin ağaçta yetiştiğini düşündü çünkü daha önce hiç bir domates bitkisini görmemişti," diyor. Bu durumun farkına varan Ergiçay, öğrencilere doğada gerçek deneyimlerle öğrenmeleri gerektiğini hissettiğini ve hemen bir domates tohumu ektiklerini belirtiyor. Öğrenciler tohumları ekiyor, büyüyen filizi takip ediyor ve sonuçta domatesi hasat ediyorlar. Ergiçay, her gün 40 dakika boyunca çocuklarla okul bahçesinde etkinlikler yaptıklarını, bunun da öğrencilerin doğayı keşfetme süreçlerine katkı sağladığını belirtiyor. "Doğada olmak, öğrenmenin en etkili yolu. Biz öğretmenler olarak sadece onların keşiflerine eşlik ediyoruz," diyor.

Doğa 3

UYGULAMALI DERSLER

Okul bahçesinde, matematik, sanat, müzik gibi farklı derslerin doğayla bütünleştirildiği merkezler kuran Ergiçay, bu alanların doğal materyallerle donatıldığını söylüyor. Örneğin, matematik merkezi öğrencilerin taşlarla, yapraklarla kesirleri öğrenebileceği bir alan haline gelirken, sanat merkezi ise doğal malzemelerle yapılan yaratıcı çalışmalar için uygun bir ortam sunuyor. Ergiçay, her günün son ders saatini mutlaka kitap okuma etkinliğine ayırdıklarını ve kitap okuma ile ilgili sanat etkinliklerini birleştirerek öğrencilere konuyu pekiştirdiklerini ifade ediyor. “Örneğin, yapraklarla ilgili bir kitap okuduğumuzda, hemen ardından yapraklarla ilgili bir sanat etkinliği yapıyoruz,” diyor.

HAYAL GÜCÜ

Ergiçay, doğanın çocukların hayal gücünü geliştirmede ne kadar önemli olduğunu vurguluyor. "Çocuğa verilen plastik bir araba ne kadar pahalı olursa olsun, sadece bir arabadır. Ama doğada bulduğu bir kozalak, ona uçak olabilir, telefon olabilir, araba olabilir. Çocuk, doğada kendi hayal gücünü kullanarak bir nesneyi dönüştürüp başka bir şey haline getirebiliyor," diyor. Bu süreçte çocukların gelişim alanları olan sosyal, duygusal, bilimsel ve psikomotor becerilerinin de geliştiğini belirten Ergiçay, doğanın bu sınırsız imkanlarının çocuklar için çok değerli olduğunu ifade ediyor.

DOĞANIN FARKINDALIĞI

Ergiçay, doğa farkındalığını kazandırmanın sadece fen ve biyoloji öğretmenlerinin değil, her öğretmenin görevi olduğunu savunuyor. Okul öncesi eğitimde doğa, çok esnek bir şekilde müfredata dahil edilebilir. Ergiçay, "Bir matematik öğretmeni doğada kesirleri anlatabilir, bir Türkçe öğretmeni ağaca bakarak çocuklara şiir yazdırabilir. Doğa ile bütünleştirilmiş eğitim, çocukların daha yaratıcı ve kalıcı öğrenmelerini sağlar," diyor.

Kaynak: AA