Güncel

Derin bir tarih barındıran Kayseri Milli Mücadele Müzesi

Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ve lideri Mustafa Kemal Atatürk’ün, bundan 100 yıl önce 14 Ekim’de ziyaret ettiği,günümüzde “Milli Mücadele Müzesi” olarak hizmet veren ‘Taş Mektep’ olarak da bilinen Kayseri Lisesi, birçok değerli ismi mezun etmiş bir okul

Abone Ol

29 Ekim 1923 tarihinde TBMM’de oy birliğiyle Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından 1938’de vefatına dek geçen dönemde çok sayıda yurt gezisine çıkan Gazi Mustafa Kemal, 1924 yılında ilk yurt gezisini 1 Ocak-22 Şubat tarihleri arasında İzmir’e yapmış,hemen akabinde “Sonbahar Gezisi” olarak anılan uzun bir Anadolu gezisine çıkmıştı.


Ulu Önder Atatürk, Yeni Türkiye’nin yani Türkiye Cumhuriyeti’nin oluşmasında ve hayata geçmesinde büyük etkisi olan bu yurt gezilerden birini de toplamda beş kez gittiği Milli Mücadele’ye büyük destek veren Kayseri’ye yapmıştı. Cumhuriyetin ilanından itibaren Türkiye’nin en önemli sanayi kentlerinden biri olan Kayseri’ye yaptığı bu ziyaretlerden ikisinde iseilkini 14 Ekim 1924’te, ikincisini de 9 Kasım 1930'da günümüzde Milli Mücadele Müzesi olarak hizmet veren “Taş Mektep” olarak da anılan ‘Kayseri Lisesi’ne gerçekleştirmişti. 14 Ekim Atatürk’ün Kayseri’deki tarihi liseye yaptığı ilk ziyaretinin 100. yıldönümü. 

ÖĞRENCİLERLE DERSLERE GİRER

14 Ekim’de eşi Latife Hanım’la birlikte ziyaret ettiği tarihi lisede okulun öğrencisi Behçet Kemal’in ateşli konuşmasıyla açılan törende Mustafa Kemal’i çok duygulandıran bir müsamere sergilenir. Mustafa Kemal Paşa lisenin şeref defterinin sekizinci sayfasına izlenimlerini kendi el yazısıyla "Kayseri Lisesi’ni, müdürüyle, muallimleriyle, bütün talebesiyle Cumhuriyet’in ateşli, feyizli bir ocağı bulduk..." diye yazarak imzalarlar.Memnuniyetinin bir ifadesi olarak da okula bir yağlıboya tablosunu hediye eder. Mustafa Kemal Paşa tarihi liseye ikinci ziyaretini altı sene sonra 1930 yılının sonbaharında çıktığı uzun bir yurt gezisi sırasında yapar. Taş Mektep’te derslere girer, öğrencilerle birlikte tahta sıraları paylaşır, öğretmen ve öğrencilerle sohbet eder.

2 CUMHURBAŞKANI, 8 BAKAN 


Atatürk’ün daha sonraki yıllarda Ankara’da görüştüğü ve "Ben bu genci Kayseri'den tanırım" dediği müsamerenin açılış konuşmasını yapan ileride ünlü bir şair olacak Behçet Kemal (Çağlar) gibi ülke çapında tanınmış ve önemli görevlerde bulunmuş birçok isim,1904 yılında öğrenci kabul etmeye başlayan Kayseri Lisesi’nde öğrenim görür. Anadolu’nun modern eğitim kurumları içinde yer alan ve uzun yıllar kentin tek lisesi olanTarihi Taş Mektep, günümüze dek iki Cumhurbaşkanı, iki başbakan, üç milli savunma bakanı, iki içişleri bakanı, bir ulaştırma bakanı, bir turizm bakanı, bir sanayi ve teknoloji bakanı, bir genelkurmay başkanı,birçok önemli devlet adamı, milletvekili, başkan, sanatçı, yazar, akademisyen, sanayici, bilim ve iş insanı yetiştirmiş bir okul.
Kent ve Türkiye için önemli insanların yetişmesinde etkili olan tarihi lisede 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Milli Savunma eski bakanlarından (eski Genelkurmay Başkanı) Orgeneral Hulusi Akar, Mehmet Yazar ve Mehmet Sadettin Bilgiç, İçişleri eski bakanlarından Korkut Özal ile Sabahattin Çakmakoğlu, Ulaştırma eski Bakanı Naci Kınacıoğlu, Turizm eski Bakanı Bahattin Yücel, Sanayi ve Teknoloji eski BakanıTarhan Erdem, AK Partikurucu üyelerinden 22. Dönem Ankara Milletvekili Nur Doğan Topaloğlu, Anayasa Mahkemesi ve Atatürkçü Düşünce Derneği eski başkanlarından Yekta Güngör Özden, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Yusuf Beyazıt, "Anadolu Fırtınası" lakaplı 9-14. dönem milletvekillerinden Hacı Osman Bölükbaşı, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kurucu ve yönetim üyelerinden ve Milli Mücadele yıllarında Kayseri'de Erciyes gazetesini çıkaran TBMM 2.dönem Milletvekili Katipzade Nuh Naci Yazgan, "Altın Çocuk" lakaplı Türk sinemasının sevilen aktörlerinden Göksel Arsoy, modern kütüphaneciliğin önemli ismi Prof. Dr. Jale Baysal, ünlü şair Behçet Kemal Çağlar, Yedi Meşale edebiyat topluluğunun kurucularından yazar Cevdet Kudret Solok,ünlü bestekar Pınar Köksal, Kayserispor takım kaptanı Çerkes asıllı Türk futbolcu Gıyasi Tokoğluile yaşamları pahasına adalet, özgürlük ve eşitlik mücadelesi veren Deniz Gezmiş ve Yusuf Aslan ile Üç Fidan’dan biri olan devrimci Hüseyin İnan da eğitim görüp, mezun olan nice değerli öğrenciler arasında bulunuyor. 

CEPHEDE ŞEHİT DÜŞERLER

Hatta bu lisede öğrenim görüp ancak mezun olamayan öyle değerli kahraman öğrenciler var ki, onlar gibi nice vatan sevdalıları sayesinde Başkomutan Gazi Mustafa Kemal önderliğinde bağımsızlığımıza kavuştuk. Savaş meydanlarının eşsiz ve dahi komutanı, ülkemizin bağımsızlık mücadelesini verdiği İstiklal Savaşı’nda milletine birlik ve beraberlik ruhunu aşılamış,Anadolu’dan Ege’ye, Karadeniz’den Akdeniz’e kadar tüm ulus vatanı parçalanmaktan kurtarmak için “Mustafa Kemal’in Askeri” olarak canla başla Milli Mücadele’ye destek vermişti. Kayseri Lisesi'nin öğrencileri de Başkomutan Gazi Mustafa Kemal’in askeri olarak orduya katılmış ve cephelerdesavaşmıştı. Okulun son sınıf öğrencilerinin tamamı (63) eğitimlerini yarıda bırakıp gönüllü olarak cepheye gittiği ve zaferle sonuçlanan tarihin en uzun ve kanlı meydan muharebesi olarak anılan Sakarya Muharebesi'nde büyük kahramanlıklar göstererek şehit düştüklerinden dolayı okul, 1920-1921 öğrenim yılındamezun veremez. Ünlü şair Cahit Külebi müfettişken gittiği lisede okul kütüğünü incelerken, “1920-1921 Kayseri Sultanisi son sınıf öğrencileri Sakarya Meydan Muharebesi’nde vatanımız için şehit düştüğünden okulumuz bu yıl hiç mezun verememiştir.” yazısıyla karşılaştığında tek ve acı bir cümleyle özetlenen bu kahramanlık hikayesini ortaya çıkarır.
Kayseri'nin Ulu Çınarı tarihi liseye 1922’de edebiyat öğretmeni olarak atanan ve burada iki yıl görev yapan ünlü şair Faruk Nafız Çamlıbel savaşta şehit düşen kahraman öğrencilerin anısına ‘Kayseri Lisesi Marşı’nı yazar. “Kayseri Lisesi’nin nura koşan gençleri / Güzel Anadolu’ya güneşler taşıyacak…” “Güçlüyüz, kuvvetliyiz, imanlıyız hepimiz / Yaşasın genç Türkiye, yaşasın mektebimiz.”

TÜRK ÖNDE, TÜRK İLERİ 

Faruk Nafız ayrıca öğrencisi Behçet Kemal ile birlikte ülkece verilen bağımsızlık mücadelesini, yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti devletinin on yılda neler yaptığını ve gelecek hedeflerini anlatan “Onuncu Yıl Marşı’nı yazar. Çağlar ve Çamlıbel’in Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 10. yıl kutlamaları için 1933'te sözlerini kaleme aldıkları “Onuncu Yıl Marşı”, günümüzde de gencinden yaşlısına büyük bir gurur ve coşkuyla söylediğimiz bir marştır; “Çıktık açık alınla on yılda her savaştan; / On yılda on beş milyon genç yarattık her yaştan; / Başta bütün dünyanın saydığı başkumandan, / Demir ağlarla ördük anayurdu dört baştan.”“Türk'üz: Cumhuriyet'in göğsümüz tunç siperi; / Türk'e durmak yaraşmaz, Türk önde, Türk ileri!”


Kayseri’nin asırlık geçmişine tanıklık eden tarihi Taş Mektep, Sultan II. Abdülhamid döneminde, eğitim sisteminde başlatılan modernleşme çabaları doğrultusunda kurulmuş. Donanma Vekili Ahmet Paşa tarafından 1903 yılında temeli atılan binanın ilk katı 1904’te tamamlanmış. 1893 yılından itibaren Seyfullah Efendi Konağı’nda “Derece-i Ula Mekteb-ı Külliyesi İdadisi” adıyla sürdürülen eğitim buraya aktarılmış. 1915’de Sultani’ye dönüştürülen okulun 1916 yılında ikinci katı yaptırılmış. Osmanlı Devleti’ndeki sayılı sultanilerden biri olan okulun giderek artan öğrenci sayısı, ülkenin Balkan Savaşı ve I. Dünya Savaşı’na girmesi üzerine azalmış. Milli Mücadele tarihinde önemli rol oynayan okul, Çanakkale, Sakarya ve Kurtuluş Savaşları’nda birçok şehit ve gazi verdiğinden mevcut sayısı 49’a düşmüş. Çanakkale Savaşı’nda sadece dokuz mezun verebilen okul, Sakarya Meydan Muharebesi’nde ise hiç mezun verememiş. Atatürk’ün iki, Kazım Karabekir’in ise bir kez ziyaret ettiği Milli Mücadele tarihi açısından Kayseri kenti için ayrıcalıklı bir öneme sahip tarihi okul, 1923 yılında ‘Lise’ye dönüştürülmüş. Osmanlı Dönemi’nin son zamanlarında kurulan, Cumhuriyet’in ilanından sonra modern eğitim sistemiyle Modern Türkiye Cumhuriyeti’nin öncü yüzlerinden biri olan tarihi lisenin asırlık binası, 2 Mayıs 2016 tarihinden itibaren “Milli Mücadele Müzesi” adıyla hizmet veriyor.Kayseri’nin kültür turizmine katkı sağlayan Müze, alt kat salonlarıyla pazartesi hariç, diğer günler ziyarete açık.

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!

“Milli Mücadele Müzesi” Türk milletinin “varlıkla yokluk mücadelesi” olan ve Başkomutan Mustafa Kemal önderliğinde “Ya istiklal ya ölüm” parolasıyla girdiği ölüm kalım savaşlarında vatanın ne zorluklar, mücadeleler ve fedakarlıklarla düşman işgalinden kurtarıldığına şahitlik ettiren bir müze. Müzeyi gezerken başta Büyük Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Paşa’ya, silah arkadaşlarına, Kayseri Lisesi’nin şehit kahraman öğrencilerine, basın yoluyla halkın mücadele ruhunu kamçılayan vatansever kalemlere, kadınından erkeğine, gencinden yaşlısına orduyla omuz omuza mücadele yürüten isimli isimsiz tüm kahramanlara içinizden sonsuz teşekkür ediyor, minnet ve saygıyla anıyorsunuz.Kanlarıyla bu toprakları bize vatan yapan tüm kahraman güzel yüreklerin mekanları cennet olsun. Ne mutlu Türküm diyene!

(FULYA OMAÇ)