Coğrafi işaretli ürünlerin dörtte biri deprem bölgesinden
Sosyal medya hesaplarınızda denk gelmişsinizdir. Şahane bir seferberlik var deprem bölgesindeki yöresel ürünler için. Nar ekşileri, salçalar ve diğerleri… Pek çok ünlü...
Sosyal medya hesaplarınızda denk gelmişsinizdir. Şahane bir seferberlik var deprem bölgesindeki yöresel ürünler için. Nar ekşileri, salçalar ve diğerleri… Pek çok ünlü, içerik üreticisi, bölgeden sipariş ettiği ürünleri, siparişi verdiği sayfaları altını çize çize paylaşıyor hesaplarından. Üreticiyi desteklemenin önemini anlatıyor hepsi kendince. Bu çaba, deprem bölgesinde üretim sürsün; hayat sürsün, umut sürsün diye… Çok kıymetli tabi.
Yöresel Ürünler ve Coğrafi İşaretler Türkiye Araştırma Ağı (YÜciTA) Başkanı Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu da ülkemizin sahip olduğu tescilli coğrafi işaretin dörtte birinin deprem bölgesinden olduğunu hatırlattı ve bölgenin kalkınması için destek istedi.
DEPREM BÖLGESİ GASTRONOMİ MERKEZİ
Tekelioğlu’nun açıklaması şöyle: “Deprem tarımın anavatanı, bereket diyarı Yukarı Mezopotamya’yı, Anadolu’yu vurdu. En değerlilerimizi kaybetmenin acısını yaşarken yaralarımızı yine bu toprakların bereketiyle saracağız. YÜciTA olarak acılarımızı paylaşıyor ve ülkemize başsağlığı diliyoruz. Depremden etkilenen 10 ilimiz güzel vatanımızın her köşesinde olduğu gibi zengin ve eşsiz değerlere ev sahipliği yapmaktadır. Bu değerlerden biri de kültürümüzün ayrılmaz parçası coğrafi işaretlerdir. Deprem bölgesi, ülkemizin adeta ‘coğrafi işaretler kalesi ve gastronomi merkezi’ konumundadır.
Türkiye’nin halen sahip olduğu -1329 adet tescilli coğrafi işaretin 338 adedi (yüzde 25,4) söz konusu 10 ilimize aittir. Dünyaca ünlü, Avrupa Birliği’nden tescilli Malatya Kayısısı, Antep Fıstığı, Türk gastronomisinin eşsiz temsilcileri, AB tescilli Gaziantep Baklavası ve Antakya Künefesi örneklerinde olduğu gibi bölgenin coğrafi işaretleri kimliğimizin temsilcisi olmalarının yanı sıra önemli ölçüde istihdam ve ekonomik değer aramaktadırlar. Bu değerleri korumak hem ekonomik hem de kültürel sorumluluğumuzdur. YÜciTA Ailesi olarak bugüne kadar olduğu gibi yöremize ait coğrafi işaretlere dikkati çekmek ve coğrafi işaret yönetişimini sağlamak için yörede bulunan paydaş üretici kooperatifleri, kurum ve kuruluşların yanında olduğumuzu ifade etmek istiyoruz. Üretimi desteklemek adına coğrafi işaretlerimizin korunması gerektiğinin önemini vurgulamak istiyoruz. Yörelerimizin yeniden kalkınması ve yaralarını sarması sürecinde coğrafi işaretlerin ekonomik ve kültürel katkısı büyük olacaktır.
Deprem bölesinde üretimin çok zor şartlar altında sürdürülmeye çalışıldığı bugünlerde ve bu zor şartların kısa vadede kolaylıkla değişmeyeceği bilinciyle, tüm vatandaşlarımıza bölgeye ait yöresel ürünler tercih etmeleri, kendi çevrelerinde bu davranışı yaymaları konusunda hassasiyet göstermeleri için çağrıda bulunuyoruz.”
Çiftçiler, kooperatifçiler gibi depremden etkilenen yörenin köklü markaları da destek bekleyenler arasında. Depremin ilk günlerinden beri “Gönüllü mutfağı” ile depremzedelere yemek pişiren Mardinli şef Ebru Baybara Demir, 80 yıllık Petek Pastanesi’ne destek istemişti mesela.
Demir, şöyle seslenmişti: “Hatay’ın markası; Petek Pastanesi. 80 yılı aşan aile geleneği ve sıcaklığı ile tüm Hataylıların bildiği, sevdiği bir işletme. Depremin ilk gününden bugüne depremzedelerimiz için desteklerini aralıksız sürdürüyorlar. Bayram Bey diyor ki, ‘Hatay Atatürk’ün yalnızca bize değil tüm Türkiye’ye emaneti. Hep birlikte ayağa kaldırmak ve eski güzelliğine kavuşturmak hepimizin görevidir.’ Bu güzel aile işlemesini ayakta tutmak hepimizin görevi. Hadi şimdi peteksipariş.com a girelim. Petek Pastanesi’nin muhteşem tatlılarından Türkiye’nin her yerine sipariş verelim.”
Bu çağrı yanıtsız kalmadı, çok sayıda kullanıcı paylaşımı olumlu yorumladı, deneyimlerini anlatarak Petek Pastanesi’ni övdü. Sonuç mu? Pastanenin internet sitesi, bayram siparişiyle ilgili açıklama yapmış. İstanbul, Ankara ve İzmir için kargo tarihlerini vermiş, gerçekten harika bir milletiz.
ELİMİZİ ÇEKMEYELİM
Evet, hepimiz gücümüz yettiğince bir yaraya merhem olmaya çalıştık 6 Şubat’tan bu yana. Ama içimiz soğumasın, işimiz bitmedi daha. Ne dersiniz, ramazan ayının son günlerinden bayramı selamlamaya hazırlanırken deprem bölgesindeki üreticileri de eklesek mi seçenekler arasına? Yöresel ürünlere, bayram tatlılarını da katıp karınca kararınca bölgeyi desteklemeye devam etsek mi? “Ramazan Bayramı için siparişler kapanmış bile”, diyenler varsa, e o zaman bayramdan sonra mesela bir arkadaş toplantısına ya da anneye, babaya hatta göz açıp kapayıncaya kadar geliveren kurban bayramına bakın siz de. Bugün tatlı yarın meyve kurusu, öbür gün salça, ekşi ve bölgenin diğer nimetleri, emekçinin başka alın teri… Yeter ki unutmayalım, unutturmayalım. Niyet güzel, yol uzun. Ağzımızın tadını, tuzunu birliğimiz yerine getirecek. Şunu bilelim, bayram herkes güldüğünde gelecek.
#Yavuz Tekelioğlu, #Ebru Baybara Demir, #yöresel ürün, #coğrafi işaret, #gastronomi