Uzlaştırmacı, şahıslar karşısında adaletin gücünü temsil etmektedir. Bu nedenle görevini ifa ederken uyması gereken kurallar mevcuttur. Her şeyden önce taraflara eşit mesafede duran, onlar üzerinde baskı kurmayan, tarafların serbest iradeleri ile ve adaletin gerçekleşeceğine olan inançlarını koruyarak, güvenerek görüşmelerin temin eden özellikleri taşımalıdır.
Uzlaştırmacı görevini ifa ederken, dürüstlük kuralları çerçevesinde bağımsız ve tarafsız olarak yerine getirmelidir, tarafların ortak yararlarını gözetmeli, tarafların müzakerelerde yeterli ve eşit fırsatlara sahip olmasına özen göstermelidir. Örneğin yürüme, işitme veya görme engelli bir şahıs için kendisine süreci ifade edebilecek destek alınmasını temin etmelidir.
‘Zamanında gelmeyen adalet, adalet değildir’ felsefesinden hareketle, adalete hizmet etme bilinciyle, görevini etkin, zamanında ve verimli biçimde yerine getirmeyi, sunduğu hizmet kalitesini yükseltmeyi hedeflemelidir. Toplantılar arasındaki süreyi ve tarafların iradelerinin birbirine iletilmesini veya aynı ortamda kişileri buluşturabilmeyi temin etmek için elinden gelen gayreti göstermek durumundadır. İletişim, sürecin en temel unsurlarından biridir.
Uzlaştırmacı, görevini yerine getirirken taraflara nazik ve saygılı davranmalıdır. Tarafların birbirlerine saygılı davranmaları ve müzakerelere iyi niyetle katılmaları konusunda tarafları bilgilendirmelidir. Tarafları sürecin akışına zarar verebilecek davranışlar sergilememeleri konusunda uyarmalıdır.
Uzlaştırmacı, masumiyet karinesi gereğince şüpheli ya da sanığın suçluluğu hakkında ön yargılı olamaz, şüpheli ya da sanığa karşı bir tavır takınamaz. Tarafsız ve ön yargısız olması sistemin en önemli unsurlarından biridir. Aksi halde tarafların serbest iradeleri ile hareket etmeleri de engellenmiş olacak ve sisteme güvenleri sarsılmış olacak, dolayısı ile çözüme ulaşılabilmesi de yani uzlaşmaları da olanaksız olabilecektir.
Uzlaştırmacı, görevini yerine getirirken taraflar arasında dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayrım yapamaz, itibar ve güveni sarsıcı davranışlarda bulunamaz. Kendi tarafsızlığını sürecin her aşamasında korumak, taraflara eşit mesafede durmak durumundadır.
Taraflardan biriyle herhangi bir kişisel veya iş ilişkisinin bulunması, uzlaştırmanın sonucuna yönelik doğrudan veya dolaylı, malî veya diğer menfaatinin bulunması ya da taraflardan biri için uzlaştırma dışında bir yetkiyle görev yapması gibi bağımsızlığı veya taraflarla arasındaki menfaat çatışmasını etkileyebilecek ya da bu izlenimi verebilecek durumları açıklamadan görev yapamaz veya göreve devam edemez. Söz konusu hususu taraflara açıkladığında, taraflardan biri bu şahsın uzlaştırmacılık görevini ifa etmesini istemediğini uzlaştırma bürosuna bildirebileceği gibi, uzlaştırmacının da görevi kabul etmeme veya görevden çekilme hakkı ve yetkisi bulunmaktadır.
Uzlaştırmacı, görev yaptığı olayla ilgili olarak daha sonra vekil veya müdafii olarak görev üstlenemez. Olayda tarafsız kalma ihtimali bulunamayacağından, sürecin herhangibir aşamasında görevli olan kişi, sonrasında konu yargıya intikal ettiğinde burada görev alamaz.
Uzlaştırmacı, tarafsızlığından kuşku duyulmasına yol açacak şekilde kendisine veya bir başkasına doğrudan ya da dolaylı olarak herhangi bir menfaat temin edemez. Uzlaştırmacılık görevi dışında taraflardan herhangibiriyle, herhangi bir bağlantı veya irtibat içine giremez.
Uzlaştırmacı, gerek davranışları ve gerekse yaklaşımlarıyla, görevinin saygınlığını ve kişilerin adalete olan güvenini zedeleyen veya şüpheye düşüren her türlü davranıştan kaçınmak durumundadır. Kişilere hitap ederken, zarif, saygılı, onları incitmeden ve tarafların kendilerini rahat ve güvenli hissetmelerini temin edecek şekilde davranmalıdır.
Arabulucu Avukat Nurdan Heris