Ceylan mı? Eşek mi?

Abone Ol

Siz 10 numaralık bir uzman sorusu?

Sizce insanlar ceylanı mı, yoksa eşeği mi sever? Sonuçta ikisi de hayvan değil mi? Hangisi toplum içinde itibar görür. Tabi yüzde 99’umuz Ceylan’ı sever değil mi?

Peki neden eşek değil?

Bakın, size bir şey söylemem gerekirse. Çok tuhaftır ki ne kadar insanlara hizmet ederseniz ne kadar insanların işine yararsanız ne kadar insanlara faydanız olursa o kadar değeriniz düşer. Ne kadar toplumdan uzak yaşarsanız ne kadar toplumu tanımaz, umursamazsanız, ne kadar insanlardan kaçarsanız, uzak durursanız o kadar da değerli olursunuz. Buyurun, eşek; insanların yüzyıllardır yükünü taşıyan, çilesini çeken, yük taşıdığı için dayak yiyen hayvan. Onun da gözleri güzel, ama kimseye ‘eşek gözlüm’ demeyiz! Ceylan ise toplumdan uzak yaşar, kimseyi sallamaz. Kimse doğru düzgün görmez bile, ama herkes ‘ceylan’ deyince iltifat eder. ‘Ceylan gözlüm’ falan der. İşte hayvanlar alemini bile haksızlıkla süsleyen bir toplum var. Eeee, yükünü taşıyan eşek mi?

Millet ile vekiller arasındaki ilişkilerde böyledir. Partilerin genel başkanı bir ismi seçer ve önümüze millet vekili adayı olarak sunar bizler aramızdan seçeriz. Millet ise çalışır, çabalar, gecesini gündüzüne katar, vergisini öder SGK primini öder günü ve yaşını doldurunca emekli olur. Ya vekilimiz ne yapar oturur ceylan derisi koltuğuna bizim hakkımızı savunmak yerine, partisine ve genel başkanına şirin görünmek için sadece el kaldırır ve sonra emekli olur ve ölünceye kadar sınırsız imkanlardan faydalanır ve ailesini de faydalandırır gider. Emekli 10 bin lirayla hayatını sürdürme gayretine düşer, vekillerimiz kendilerinden başkasını düşünmediği için millet umurunda olmaz.

BAŞKANLAR ULAŞILMAZ OLDU

31 Mart seçimlerin üzerinden aylar geçmesine rağmen CHP’li belediyeler sorunla boğuşmaktan dişe dokunur bir icraat bile yapamadılar. Seçimlerden önce 24 saat ulaşılır olacaklarını dile getirdiklerini hepimiz biliyoruz. Ama seçimlerden sonra ne olduysa ulaşılamaz oldular. Bundan da en çok dert yananlar ise CHP’liler. Mesela değerli dostum CHP Konak eski İlçe Başkanı Uğur Yelekli bir köşe yazısında şöyle diyor;

“CHP aday belirleme sürecini biraz da risk alarak daha çok kadın, genç üzerine kurdu. Tabii ki yetenekli, liyakatlı, emek veren, genç, kadın başımızın üstünde. Mutlaka da olmalıdır.

Ama emeği olmayan veya liyakatı tartışılır olan belirlemelerde, hak eden genç, kadın ve parti emektarlarına saygısızlıktır.
Kaldı ki benim de desteklediğim, çok başarılı olacağını ortamlarda söylediğim büyük bir ilçemize atanan genç belediye başkanı kardeşim artık ulaşılamaz oldu. Koltuğuna oturur oturmaz değiştiğini görmek çok üzücü.

Yine büyük bir ilçemize atanan bir kadın belediye başkanımıza yılların hukukuna rağmen ulaşılamaz olduğunu, partisinin temel taşlarını, hafızalarını yok saydığını görmek sadece  genç ve kadın olmanın yeterli olmadığının  göstergesi düşünüyorum.

Bir sonraki yazımız, CHP’ye emek veren kurumsal hafızası olanların yaşadığı vefasızlıklarla ilgili olsun diyelim…”
Merak etme Uğur Başkan, sanırım bu salgın bir hastalık. Ben de Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin’e 4 aydır ulaşamıyorum. Birinci seçildiği dönemde her aradığımda ulaşa bildiğim İlkay başkana ikinci dönemde ulaşılamaz oldu.

ADRESE TESLİM HİKAYE

“Bu eşeğin boynundaki zil ne işe yarıyor?”
“Efendim, o zil sustuğunda eşeğin durduğunu anlıyorum. Müdahale ediyorum.”
“Peki eşek olduğu yerde durup, başını sağa sola sallarsa nereden anlayacaksın durduğunu?”
“Anlayamam ama, efendim sizin gibi akıllı eşek ne gezer buralarda?”