Çeşme Kent Konseyi

Çevrenin en küçük yerleşkelerden başlayarak korunacağına istinaden Birleşmiş Milletler Gündem 21 kararlarının alındığını ve bu prensip ile Birleşmiş Milletler çevre anlaşmalarına imza atan paydaş ülkelerin yerel yönetimlerinde Kent Konseylerinin kurulması kararının alındığını anlatmıştık

Abone Ol

Geçtiğimiz günlerde uzun bir aradan sonra Çeşme Belediyesi yeni dönem yönetimince neredeyse sessiz sedasız yürürlükten kaldırılmış kent konseyinin canlandırılması için adım atıldı. 29 Haziran 2024 Cumartesi günü saat 11 de Ilıca AVM Migros üzerinde yer alan salondaki toplantı, kamu kurumlarından çok sayıda memur görevli, dernekler, muhtarlarımız ve halkımızın oldukça yoğun ilgi ve katılımıyla gerçekleşti. 

Çeşme Kent Konseyi bilinmeyen bir nedenle 2019’da yönetim kurulu ve başkan seçimi hemen ardından lağvedilmiş ya da bir şekilde buharlaştırılmıştı. Kent konseyimize dair ilginç olaylar bir şekliyle olagelmeye devam ediyor. Yüksek katılımlı toplantı hakkında önemli anektodları tarihe not düşmemiz gerekir. Öncelikle, sivil halkın çok daha bilinçli ve duyarlı olduğunu, ancak bir şekilde metedolijide sıkıntı çektikleri anlaşılmaktadır. 

Dilek ve temenniler bölümünde söz alan bir beyefendi, hiçbir sivil toplum kurumuna bağlı olmaksızın toplantıya katılmış bir kişi olarak, dört bir yanı denizlerle çevrili olan Çeşme Yarımadasında mutlaka denizcilik konseyi kurulmasını talep etti. Bu rica yazılı olarak tutanaklara geçirildi. Diğer bir önemli davranışı, herhangi bir kuruma bağlı olmayan sivil başka bir vatandaşımız, yönetim kurulu başkan seçimleri sırasında not etti. Kendi namına şahsını aday gösteren ve önceden hazırlamış olduğu, çoğu belediye çalışanı 19 kişilik Blok Yönetim Kurulu listesini tek liste olarak oylamaya veren Doktor Ahmet Güler’e karşı, başkan adaylığını açıklayan Ziraat Mühendisi Filiz hanım oldu. 

Önceden tertiplendiği gibi Doktor Ahmet Güler Blok liste halinde hazırladığı yönetim kurulu ile Kent Konseyi yeni dönem yönetimini aldı. Bu oldukça demokratik toplantının en başında, genç Belediye Başkanı Lal Denizli’nin konuşması da ciddiye alınmalıdır. “Eğer bir gün yoldan çıkarsam beni hizaya getirmelisiniz, Çeşme’yi birlikte ve katılımcı demokrasi ile yönetmeliyiz, şeffaf ve liyakatli yönetimi, eleştirel bakış açısını, çok sesliliği Çeşme’ye kazandırmalıyız” minvalinde ve bu anlamları ısrarla vurgulayan bir açılış konuşmasıydı. 

Çeşme Kent Konseyi Genel Kurulun tamamında bu vurgunun hissedilmiş olması, ortamın demokrasi örneği sağlamış olmasıyla eş değerdi. Blok listesi önceden belediye ile birlikte hazırlanmış tek adaya gelecek olursak; başkan, başkan yardımcılığı, meclis üyeliği gibi bek çok girişimden sonra, nihayet gönlüne göre bir makam sahibi olabildiğini umuyoruz. Kent Konseyi başkanlığı sayesinde, 2000’lerin başında Çeşme’de ilk girişimi olan Alman Üniversitesi kurma gayretini gerçekleştirebilmesini umarız. 

Çeşme İlçesinde tesis edilebilecek ekonomi dinamikleri, elbet ki tarım turizm ve eğitim ekonomisidir. Doktor Ahmet Güler’in Yerel Yönetimlerimizle son 5 yılda nihayet yakalamış olduğu sinerjiden böylesi önemli başlıklarla meyve toplamayı diliyoruz. Başkanımızın “beni eleştirmelisiniz” çağrısına istinaden, öncelikle toplantı yerimizden başlamak gerektiğini düşünüyorum. Bir düğün salonu işletmesine kiralanmış olan, Ilıca belediye binasında yıllardan beri bozuk asansörlere, 4 kat merdiven çıkmak zorunda bırakıldığımıza, yaşlı ve engelli kimseler için toplantı yapılan binanın handikabına, kötü ses sistemi ve havalandırmaya değinmeden olmaz, diye düşünüyorum. Kanımca yeni başkanımız da ilk kez gördüğü bu mekan hakkında rahatsız olmuş, toplantı yeri seçiminden ve önceki yönetimlerin ihmallerinden esef duymuştur.