SAFANUR ÖZTÜRK-EGE TELGRAF-İzmir’de depreme dayanaksız olan 12 devlet hastanesinin yıllardır yenilenmediğini söyleyen Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, önceliğin bu hastanelere verilmesi gerekirken yapılması planlanan mülteci hastanelerine tepki gösterdi.
“MÜLTECİ CENNETİ HALİNE GELDİK!”
Yapılması planlanan mülteci hastanelerinin İzmir’e yakışmadığını söyleyen Doğruyol, “Son yıllarda uygulanan mülteci politikalarıyla, adeta mülteci cenneti haline gelmiş olan cennet vatanımıza, Türkiye’mize yazık oluyor. Sağlık Bakanlığı, Herkes İçin Sağlık Altyapısının Güçlendirilmesi Projesi (SHIFA) kapsamında, geçici koruma statüsündeki Suriyeli sığınmacılara ve ikincil korumaya uygun mülteci ve kişilere yönelik sağlık hizmetlerini iyileştirmeyi amaçlayan Mülteci hastaneleri bazı illerimizde ve İzmir ilimizde de Bornova ‘da Erzene ve Karabağlar’da Ali Fuat Cebesoy mahallelerini seçmiştir. İlana göre; Bornova Erzene Mahallesi’nde 3 bin 40,77 metrekare alan Güçlendirilmiş Göçmen Sağlığı Merkezleri ve 112 Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonları, Karabağlar Ali Fuat Cebesoy mahallesinde ise 3 bin 358,71 metrekare alan üzerine 2 katlı sağlık merkezi, Güçlendirilmiş Göçmen Sağlığı Merkezleri ve 112 Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonları yapılacak” dedi.
“MÜLTECİLERE POZİTİF AYRIMCILIK VAR”
Mülteciler için yapılan her yatırımın yerleşik hayata geçişi kolaylaştıracağının altını çizen Doğruyol, “Sağlık Bakanlığı yetkililerimiz, Avrupa Konseyi Kalkınma Bankası ve Sağlık Bakanlığı arasındaki Hibe Anlaşması uyarınca Mülteciler adına yapılacak olan hastaneleri sağlık sistemine katkı olarak görebilir. Biz Sağlık Bakanlığı yetkililerimiz gibi iki hastanenin sadece ve sadece maliyetini düşünmüyoruz. Mevcut durumda mülteciler zaten tüm hastanelerden sağlık hizmetini alabilmektedirler. Hatta bu konuda vatandaşlarımıza göre pozitif ayrımcılık yapılıyor. Elbette sağlık bir ihtiyaçtır. Savaş ortamında insani yardımlar yapılabilir, kadınlara, çocuklara, yaralılara sağlık hizmeti verilebilir. Ancak bu insani yardımın bir süresi olması gereklidir. Bugün itibarıyla Suriye’ye geri dönme konusunda bir sıkıntı görülmemektedir” diye konuştu.
“BU HASTANELERİN ARKAPLANINDA NE VAR?”
Doğruyol, “Biz, binlerce şehidimizin kanları üzerine kurulmuş olan bu vatanın binlerce mülteciye ev sahipliği yapmasını istemiyoruz. Mülteciler için atılan adımlarla, mültecilerin her geçen gün yerleşik hayata geçmelerini istemiyoruz. Biz mülteci düşmanlığı yapmıyoruz, vatanımızı korumaya çalışıyoruz. Mültecilerin nüfus artış oranlarının çok yüksek olmasının ülkemizin geleceğini tehlikeye sokabileceğini de söylüyoruz. Sormak istiyoruz; mülteci hastanelerinin yapılmasının arka planında ne vardır? Mültecilerin kalıcı olarak ülkemize yerleşmesi midir? İzmir’de 12 devlet hastanesi depreme dayanıksızken, bu hastaneler 12-13 yıldan bu yana yenilenmiyorken mülteci hastanesi yapmak nedir? Yarın bir deprem olsa, bu hastanelerin içerisinde sağlık çalışanlarımız ve hastalarımız hayatını kaybetse sorumluluk kimdedir? Önceliğimiz bu ülkenin öz evlatları olan Türkiye Cumhuriyeti Devletinin vatandaşları olmalıdır” ifadelerini kullandı.