Bir bardak suda fırtına!

Yıllardır acıların merkezi oldu. İsyanlar yaşadı. Kapılarında eşini, annesini, babasını, kardeşini görmek isteyen yakınlarının gözyaşlarına tanık oldu. Artık şehir içinde kalmıştı ve alınan bir kararl...

Abone Ol
"Ben yaptım oldu mantığı ile yürütülen bu işler maalesef böyle karıştırılınca olan yatırıma oluyor. Bence, Buca Cezaevi arazisi yeşil alan olmalıdır. Hatta, bazı çevreler karşı çıkıyor olsa da Millet Bahçesi yapılmalıdır. Zira, İzmir’in en kalabalık ilçelerinden olan Buca’nın böyle bir yeşil alana ivedilikle ihtiyacı vardır. Bu alanda yapılacak bir Millet Bahçesi’nde eğlence, dinlence alanları olacağı gibi, Buca Cezaevi’ndeki anılar hiç istenmese de hatırlatması bakımında butik bir müze de yer alabilir. Bu planlama, yerel yönetim ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı arasında gerçekleşmelidir. İzmir’i yönetenler kavga etmeden, kafa-göz yarmadan bu işi halletmeye muktedirdir. Yeter ki, gölge edilmesin. KADERİN TECELLİSİ, AMA... Geçtiğimi hafta acı haber Bartın Amasra’dan geldi. Türkiye Taşkömürü Kurumu’na bağlı (TTK) kömür madeni ocağında büyük bir facia yaşadık. Bu faciada 41 madencimizi maalesef kaybettik. Maden şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Mekanları cennettir. Geride kalan yakınlarına da başsağlığı ve sabırlar dilemekten başka çaremiz yok. Yaralılara da acil şifalar. Bu elim kaza neden ve nasıl yaşandı, bunun araştırılması gerekiyor. Sayıştay’ın bir süre önce hazırladığı raporların sümen altı yapıldığı iddiaları da bir hayli vahim. Eğer öyle ise bu kaza değil cinayet olur. Gelelim siyasette Sayın Cumhurbaşkanı’nın kader ile ilgili açıklamalarına. Evet bu yaşananlar şehitlerimiz için birer kaderin tecellisidir. Çünkü olan olmuş, onlar bu dünyadan göçüp gitmiştir. İnançlarımıza göre kaza ve kadere inanmak şarttır. Ancak, Yüce Yaradan, önce tedbir alınmasını, sonra tevekkül edilmesini bizlere bildiriyor. Öyle görülüyor ki, bu madende bunca teknolojik imkanlara rağmen tedbir alınmamış veya eksik alınmış. Bu nedenle, bu tedbirsizliğin neden ve niçinleri ortaya çıkarılmalı, sorumlular cezalandırılmalıdır ki, bir daha yenileri yaşanmasın. Soma’da 301 madencimizi kaybettik. Arada Türkiye’nin birçok yerinde irili ufaklı maden kazalarında yine kayıplarımız oldu. Ve son olarak Bartın’da 41 canımız gitti. Maden kazaları artık kaderimiz olmasın! 21.yüzyılda Yeni Türkiye’ye bu yakışmıyor!