Antalya'da boşanma sürecinde, tazminat ve nafaka ödememek için "akıl sağlığı yerinde değil" raporu aldırdığı iddia edilen bir kadın, 18 yılda yaklaşık 400 dava açtı. Son olarak İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan aldığı rapor, Nilüfer Yalçın için umut oldu.
1999'da C.Ç. ile evlenen Nilüfer Yalçın, eşi ve kayınbiraderi arasında bir gayrimenkul meselesi nedeniyle tartışmalar yaşadıklarını, bunun ailede gerginliklere yol açtığını söyledi. C.Ç., dava sürecinin 4. yılında mülk meselesi yüzünden evi terk etti. Yalçın, 2006'da boşanma kararı alarak dava sürecini başlattı. 2007 yılında, C.Ç.'nin akıl sağlığının yerinde olmadığına dair alınan rapor, boşanma sürecini etkiledi ve C.Ç. kısıtlılık kararı aldı. Bu durum nedeniyle, Yalçın 2014 yılına kadar nafaka ve tazminat alamadı.
Nilüfer Yalçın, eşinin akıl sağlığıyla ilgili rapor almak için Adli Tıp Kurumu'na başvurdu. Gelen rapor, C.Ç.'nin akıl sağlığının yerinde olduğunu belirtti. Bu gelişme, Yalçın ve avukatını boşanma davasının yeniden görülmesi için harekete geçirdi. Yalçın, yaşadığı süreci şu şekilde anlattı: "Boşanma davası devam ederken eşim evden ayrıldı. 2006’da boşanma davası açtım. 2007’de eşim kısıtlandı, akıl sağlığı yerinde olmadığı söylendi. Ben de evliliği para için yaptığım gerekçesiyle nafakadan mahrum bırakıldım."
Nilüfer Yalçın, 18 yılda pek çok dava açtığını, ancak 2018’de oğlunun 18 yaşına girmesiyle, babasının vasisi olmasını istediğini belirtti. Bir ay içinde eşinin akıl sağlığı raporunun değiştiğini söyleyen Yalçın, bu durumu, İstanbul Adli Tıp Kurumu’na taşıdı. Bu kurum, Manisa Ruh ve Sinir Hastalıkları ve Akdeniz Üniversitesi'ndeki raporların hatalı olduğunu açıkladı.
Avukat Musa Baş, 2007'de alınan raporla müvekkilinin tazminat ve diğer haklarının ortadan kalktığını, çünkü eşinin akıl sağlığının yerinde olmadığı gerekçesiyle kusurlu sayılmadığını belirtti. Yalçın, 2007'deki raporlar nedeniyle nafaka ve tazminat alamadığını söyledi.
2018’de, boşanma davalarının kesinleşmesinin ardından, C.Ç.'nin akıl sağlığının yerinde olduğu yönünde bir rapor alındı. Baş, "Hiçbir insanın akıl sağlığı yerinde değilken iyileşmesi mümkün değildir. Bu durum oldukça garip bir durumdur," dedi.
Sonunda, İstanbul Adli Tıp Kurumu, 2023 yılı Aralık ayında, C.Ç.'nin 2007 yılından beri herhangi bir akıl sağlığı sorunu olmadığını belirten bir rapor verdi. Buna rağmen, mahkeme, yargılamanın iadesi talebini reddetti. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi, raporlar arasında çelişkiler olduğunu ve bu çelişkilerin giderilmesi gerektiğini belirterek, 26 Kasım 2024’te İstanbul Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu, C.Ç.'nin akıl sağlığının yerinde olduğuna karar verdi. Bu süreçte pek çok dava açılmaya devam ediyor.