AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in depremin yıl döneminde hükümete yönelik eleştirilerine, ‘’Ellerinde bir heykel, bir de ‘Örnekköy faciası’ var! Soyer; İzmir depreminin 3. yıl dönümünde ayıplarını örtmenin yolunu yine hükümete yüklenmekte bulmuş. 30 Ekim 2020’den bu yana 3 bin 657 adet konut 68 adet ticari bağımsız bölüm teslim eden merkezi idareye suç atmanın ilk izahı: Acizlik! Yıkımın olduğu bölgedeki proje alanında bin 395 adet konut, 189 adet ticari bağımsız bölümü kısa süre içinde hayata geçiren merkezi idareyi suçlamanın bir diğer izahı: Korku!’’ ifadelerini kullandı.
AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, sosyal medya hesabından yaptığı açıklama ile İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e şu şekilde cevap verdi, ‘’Her işlerinde olduğu gibi; ‘DEPREM’ hezimetlerine de aynı kılıf! Sorumluluğu üstlerinden atmakta üstlerine yok! İzmir’in canı yanalı 3 yıl oldu; ellerinde bir heykel, bir de ‘Örnekköy faciası’ var! Büyükşehir Belediye Başkanı CHP’li Tunç Soyer; İzmir depreminin 3. yıl dönümünde ayıplarını örtmenin yolunu yine hükümete yüklenmekte bulmuş. Bir tür, minareyi çalan hikayesi… Ama kılıf, hep aynı kılıf! Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın iki yıl önce 7 ayrı projeyle hayata geçirdiği deprem konutlarını yok sayarak; 30 Ekim 2020’den bu yana 3 bin 657 adet konut 68 adet ticari bağımsız bölüm teslim eden merkezi idareye suç atmanın ilk izahı: Acizlik! Yıkımın olduğu bölgedeki proje alanında bin 395 adet konut, 189 adet ticari bağımsız bölümü kısa süre içinde hayata geçiren merkezi idareyi suçlamanın bir diğer izahı: Korku! Ne açıklayabiliyorlar ne de gizleyebiliyorlar! Henüz Örnekköy’de baştan göçen, her anlamda çürük kooperatif projelerinin karanlık yüzünü açıklayamayan; deprem anıtı ve çokça edebiyat yapmak dışında deprem ve dönüşüm konusunda hiç efor sarf etmeyenlerin suç bastırma çabaları; bir çırpınışın sonucudur. İzmir’i yöneten CHP’li idarenin; İzmir’in deprem dönüşümü ve dirençli bir kent yaratma çalışmaları –mış gibi yapmanın ötesine gitmemiştir ve tam bir fiyaskodur. Malum gün yaklaştıkça da acizliklerini ve korkularını gizlemeleri zorlaşmıştır. Hükümetimiz ise; bugüne kadar olduğu gibi, İzmir’in derdine derman olmaya, geleceğine yatırım yapmaya devam edecektir.’’