Roma döneminin popüler oyunlarından biri olan ve "Roma tavlası" olarak da bilinen 12 işaret oyunu, Antalya'nın Alanya ilçesindeki Syedra Antik Kenti'nde gün yüzüne çıkarıldı. Bu oyun, hem antik kentteki tarihi atmosferi yaşatmak hem de ziyaretçilere eski zamanlarda insanların nasıl vakit geçirdiğini göstermek amacıyla yeniden hayat buluyor.
Syedra Antik Kenti'nde, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü'nün destekleriyle devam eden kazı çalışmaları sırasında, Roma dönemine ait önemli buluntulardan biri olarak 12 işaret oyunu (ludus duodecim scriptorum) taş bloğu ortaya çıkarıldı. Modern tavlaya benzer özellikler taşıyan bu eski oyun, antik kentin merkezini oluşturan 250 metre uzunluğundaki Sütunlu Cadde’de sergileniyor.
Alaaddin Keykubat Üniversitesi Turizm Fakültesi Öğretim Üyesi ve Syedra Antik Kenti Kazı Başkanı Doç. Dr. Ertuğ Ergürer, oyunun Roma tavlası veya daha yaygın adıyla tabla oyunu olarak adlandırılabileceğini belirtti. Oyun, Roma ve Bizans dönemlerinde sosyal etkinlik olarak büyük ilgi görmüş ve bugünkü tavla oyunlarının erken bir versiyonu olarak kabul ediliyor.
Ergürer, oyunun 15 taş ve iki ya da üç zarla oynandığını söyledi. "Modern tavlayla benzer kurallar taşıyor," diyen Ergürer, oyunda taşların belirli bir stratejiyle hareket ettiğini ve rakip taşlarının ‘kırılması’ gibi özelliklerin de bulunduğunu vurguladı. Oyunun, zarların toplamı kadar veya tek tek atılan zar sayısı kadar ilerlemeye izin veren kuralları ile dikkat çektiğini belirten Ergürer, taşların sonda toplandıktan sonra oyunun sona erdiğini ekledi.
Syedra Antik Kenti'ndeki ziyaretçiler, Sütunlu Cadde'deki taş bloklarda yer alan 12 işaret oyununu deneyimleyebiliyor. Oyunun nasıl oynandığını anlatan bilgilendirme yazıları, hem Türkçe hem de İngilizce olarak ziyaretçilere sunuluyor. Kazı ekibi, kazı sırasında bulunan taşları birleştirerek, tarihi oyunun yeniden oynanabilir olmasını sağladı. Ancak, taşların yerlerine konulmasına rağmen, hatıra olarak bazı ziyaretçilerin taşları aldığını belirten Ergürer, bu durumu önlemek amacıyla taşları sürekli olarak yerine koymaya çalıştıklarını ifade etti.
Antik kentteki bu uygulamanın, Roma ve Bizans döneminin sosyal yaşamını daha iyi anlamaya yardımcı olduğuna dikkat çeken Ergürer, "Ziyaretçilerin hem tarihi öğreneceği hem de eğleneceği bir deneyim sunuyoruz. Bu oyun, geçmişle bugün arasında bir köprü kuruyor," dedi.